İçimdeki ezgilerle indi şehre
Şehir buz gibi yüreğim sıcak
Kucak dolusu hasretim var yine
Suskun gecelerimde yalnızlığım
Kar taneleri ile lapa lapa yağıyorsa
Buz gibi bir kardan adam olmalıydım
Duyarsız yüreksiz bir kardan adam
Oldum da
Kardan adam oldum da
Yüreksiz olamadım
Duyarsız kalamadım
Varsın toprak sıcak olmasın
Varsın güneş doğmasın yüreğime
Zaten güneş doğarsa eriyeceğim
Su olup toprağa karışacak bedenim
Kar gören çocuklar hevesle
Sevgilerini katmışlardı bana
Kar görmeyen çocuklar aşkına
Yaşasaydım biraz daha…
Eridi kardan adam eridim
Eridi sıcacık yüreğim
Bir süpürge vermişlerdi elime
Rüzgâr alıp götürdü
Oysa onunla kötülükleri süpürecektim ben
Erimeden önce
Süpüremedim
Eridim…
Bir şapka takmışlardı başıma
Tüm dünyayı selamlayacaktım onunla
Yağmur aldı götürdü
Selamsız barışsız kaldı dünya
Bir selam veremedim
Eridim…
Bir atkı sarmışlardı boynuma
Yaraları saracaktım onunla
Bir vefasız götürdü
Soğuyup dondu dünya
Vuslata eremedim
Eridim…
Bulutlara gizlenen kar taneleri
Şimdi yüreğime yağıyor
Donuyor kar taneleri keskin ayazda
Tükenmedi umutlar umudum yazda…
Toprak ısınacak
Eriyen bedenim buhar olup yükselecek gökyüzüne
Ve yeni kar taneleri ile yeniden doğacağım
Hiç kardan adam görmeyen çocuklar aşkına
MEHMET FİKRET ÜNALAN