RESİMDEKİ TIRNAK İZLERİM
Önce,
Beyin kıvrımlarıma düştü söylemler
Neydi bu yapılan eylemler
Ardından şiddetli bir şamar, usumda patlayan
Kavram kargaşası, yok mu ispatlayan?
Düşündüm, düşlerim sanık
Düşümdeki resmin bir ucu yanık
Diğer ucu?
Diğer ucu ise açık,
yürü yürüyebildiğince
ister uçuk, ister kaçık
Şaşırdım sonra,
Ya ben farklı algılıyordum içinde bulunduğum resmi
Ya da! göremiyorum akseden cismi
Aslında her düşünce kıvrımım buldu bir sanık
Çıkartmak istedim dışarı, lakin;
kesti sesimi uyanık.
Ne çokmuş meğer sahte kabadayılar
Bu yüzden güçlü olurmuş
Kalabalıklaşınca ayılar
Alkış mı?
Gırla yine
Hani bildiğiniz gibi
Hâşâ peygamber gelse;
bu kadar olmaz cinsinden
Gör denen fotoğraf bu
İçinde değilsindir şansından
İşte böyle
Köşemde izlerken tabloyu
“Garip” dedim
“Ne acayip kamuoyu”
Ülkem ayrışımda
Düşler mısır çarşısı
Anamın gözyaşı akar
Açlık, işsizlik ocaklar yıkar
Resimdekiler ahmakça bakar
Kasılırken beynimdeki resim
Tırnaklarımda hissettim acıyı
Geçmez bilirim ağrılarım,
Lakin, eksilmiyor yürek sağrılarım.
Yapma yürek
Yapma bunu
Çıkartır mı bu düşüş kirini arap sabunu?
“İşte perhiz, İşte lahana turşusu”
“Nasıl düzelecek düşlerin mısır çarşısı”
Derken inceden bir sızı
Bu sızı;
Haykırırken sessizliğin derin sancısı
Düşüncelerim vursa da usuma
Kifayetsiz kaldı söz,
Yandı ateşim,
Yandı köz
Yanar mı dersiniz?
Vallahi yandı toz
Sundum size de sızlarsa yüreğiniz
Acımın resmi şiirde,
Kanıyordu her sözcük
Kanıyordu hece hece
Dünden bana kalan
Yanan közlerimin artık tozları
Bir de,
Çizdiğim resimdeki
çaresizliğin tırnak izleri
Cemil YILDIZ