Sessizlik Farkedilmediği Sürece Kimseye Bir Zararı Dokunmaz
Konuşabiliyor olmanın
kumbarasıdır suskunluk. kim, ne kadar biriktirebildiyse o kadar konuşabilir.
Ayaklarının ucuna basa basa ilerler hayat; dokunmayın ilerlesin.
İncitmekten
korkan dokunuşlarla kucağına alır özlemler; varsın incitsin. daha da büyür
köşeye sıkıştıran korkular; elleşmeyin büyüsün. sessizliğin ev sahibi olduğu
zamanlarda renkler, sözcükleri sahiplenir. sessizlik bir kaçıştır
bazen.
İnsanlardan özellikle kendinden…Acı verir ama güvenlidir.Beynini kemiren
ufacık bir böceğin ayak seslerini duymanı sağlar..
Hatta kafanın içinde
yankılanır durur.böceğin ayak seslerinden başka bir şey duyamazsın..
Beynin
kemirildikçe ilk önce düşünme,duyma,hissetme ve görme duyularını kaybetmeye
başlarsın..
O böcek şişmanlar şişmanlar ve senin beynin olur artık…
Seni artık bir
böcek yönlendirmeye başlamıştır…
Sonra kendinle konuşmaya başlarsın..Sessizliğini
bozarsın..
Ve o kocaman,derin düşüncelerin kelimelere döküldükçe ne kadar önemsiz
olduğunu görürsün..
Bu muydu dersin benim bu kadar abarttığım şey..bu muydu beni
bu hale sokan…
Ve eski sen olursun ….Ama böcekler hep peşindedir…
(
Sessizlik Farkedilmediği Sürece Kimseye Bir Zararı Dokunmaz başlıklı yazı
ertn tarafından
21.02.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.