SEYİT ONBAŞI
Çanakkale Savaşı, savaş
değil, bir destan,
Adını tarihlere yazmış, Seyit
Onbaşı.
Adım başı şehitlik, dört bir
taraf kabristan,
Şühedaya kaç mezar kazmış,
Seyit Onbaşı.
Düşman gözünü dikmiş,
memleketin bağrına,
Kaç bin şehit verilmiş, bir hilâlin
uğruna,
Peygamber cevap vermiş,
feryadına çağrına,
O ne büyük sevdaymış, hazmış,
Seyit Onbaşı.
Topların gürültüsü inletirken
gökleri,
Birbiriyle çarpışmış, mermi
çekirdekleri.
Rabb’im mucizelerle göstermiş
gerçekleri,
O ilâhi müjdeyi sezmiş, Seyit
Onbaşı.
Kızıl kıyamet kopmuş
bataryada bir anda,
Parçalanmış bedenler, hâl mi
kalır insanda?
Böyle bir mukadderat
görülmemiş cihanda,
Bir an sanki hayattan bezmiş,
Seyit Onbaşı.
Mecidiye tabyası, sanki
kalkmış yerinden,
İki damla yaş düşmüş,
Seyit’in gözlerinden,
Ya Rabb! Diye haykırmış, bir
ah çekmiş derinden,
Bilinmeyen esrarmış, gizmiş,
Seyit Onbaşı.
Bulunduğu batarya almış derin
bir yara,
On altı şanlı yiğit, karışmış
topraklara,
Vinci kırılmış topun,
çalışmıyor makara,
Kafasında bir plan çizmiş, Seyit
Onbaşı
Düşman geçmiş geçecek
neredeyse boğazı,
Ya Allah, Ya Bismillah deyip
etmiş niyazı,
Belki de arşa kadar
yükselmişti avazı,
O ne kadar hoş sedâ, sözmüş,
Seyit Onbaşı.
Merminin ağırlığı, iki yüz on
beş okka,
Boğazın kaderiyse, kalmıştı,
en son şıkka,
Ellerini kaldırmış, aşk ile
dönmüş Hakka,
Sorunu imanıyla çözmüş, Seyit
Onbaşı.
O muhteşem mermiyi, yanı
başında görmüş,
Kucaklayıp götürmüş, hemen
namluya sürmüş,
Hedefe nişan almış, ince bir
ayar vermiş,
Vurmuş dev Ocean’ı, ezmiş,
Seyit Onbaşı.
İngiliz komutanı anlamış
hatasını,
Dizlerinin üstüne açmış
haritasını,
Kalan gemilerinin değişmiş
rotasını,
Düşmanın plânını bozmuş,
Seyit Onbaşı.
Nihayet köye dönmüş, her şeyi
unutarak,
Çektiği acıları, yüreğine
atarak,
Şerefiyle yaşamış, odun kesip
satarak,
Alnı açık, başı dik gezmiş,
Seyit Onbaşı.
Dünyanın sıkıntısı bitmiş
elli yaşında,
Çamlık Köyü toplanmış,
naaşının başında,
Koca Seyit yazılı, mezarının taşında,
Sonunda bir ulusu üzmüş,
Seyit Onbaşı.
Çanakkale geçilmez, yedi
düvel bir olsa
Ne çıkar can gülümüz, vatan
uğrunda solsa
Fikret CENGİZ
Yazarın
Önceki Yazısı