Hep parantez
içindedir insanın hayatı.
Meseladır.
Örnek olur yeni
gelenlere.
Çıplaklıktır en büyük
parantez,
Çıplak gelir, çıplak
gider dünyadan.
Çıkıverir doğum
zarından gelirken,
Kefendir, yeni zarı
giderken.
Arada; kimi çul çaput
giyer, kimi saten.
Dünya, hepsini alacak
elinden zaten.
Öteki parantez
sadelik;
Bomboştur beyin
gelirken,
Beyin öldü, yine
bomboş giderken.
Ne aldıysa yaşarken;
Sevgi, huzur ya da
nefret ve acı,
Dünyadakilere miras kalacak,
Ya bir ermiş ya da
bir umacı.
Köşeli parantez
gözyaşı;
Herkes güler, ama
ağlayarak gelir insan,
Ne mutlu, gülerek
gidip kalanı ağlatabiliyorsan.
Giydiklerin, bina
diktiklerin ya da yiyip içtiklerin,
Hepsi senindi,
öldüler gidişinle senin.
Lakin, ettiysen üç
kelam,
Yaşayacak fikirlerin.
Çıplak geldin çıplak
gittin,
Kefeninle aynı zaman
da çürüdü giydiklerin,
Malsız geldin malsız
gittin,
Tüketti varislerin.
Boş geldi beynin,
boşalıp gitti ama,
Dünyada tek mirastır,
aklınla ürettiklerin.