Her Şehrin Rengi Vardı
HER ŞEHRİN RENGİ VARDI
Titrerken fettan ayın kollarında geceyüze düşen geçkin mevsimin izleri
dilde şair atığı cümleler
ölü şiirlere sancılanır şair
kim vuruldu devrilen kaleminde
kim içirdi kızılcık şerbetini gül diye
kızıl karanfil gölgesi serilirken üstüne
kan kokusu sinmiş sevdanın ceplerine
b/asık duvarlar konuşuyor bana
kelime ıssızlığında dilinde sakıncalı yara
dudaklarında asık ruj izleri
Kimin adı tökezliyor şiirde
kim düşüyor satırlardan
bakışın kenarından indirirken demi
ağırlı merdivenlerden inen geceden kalma hayatı
sakladı yosma gülücüğünde buruşuk elleri
ütüsüz kelimeler saklarken dilinin altına
hangi melekti ayrılığın müjdecisi
sızısı kanayıp canına kasteden
kuşlar da terk etti konmuyor pencereye
ekşi mutluluklar gömüdü giti neyin uğruna
y/aktığı şiirleri sürdü dudaklarına
kahpe şehriler kodluyor gözlerine
saydı özlem yüklü sokaklar adımlarını
her şehrin bir adı her şehrin rengi vardı
bir bendeki kayıptı sensizliğin atası ayrılıktı
kimin hıçkırığı karıştı sesine
kim oldu dilindeki adı
kimliğini kaybettiğinde
Yüzünde sensizliğin rengi yorgun
dudaklarına sıkışmış bir cümle
hoşcakal da katılaştı gözleri
can çekişti eğildi tüm elifler önünde
toy bir ayrılığın izleri serildi kumların üstüne
boşaltma yüreğimi kir/acı diyemedi
ölü toprağı serpip üstüne bekledi ölü sabrı ile
üstüne giydiği kabuslarına tutundu
sıkışmış hayat atıkları dişlerinin arasına
kürdanıyla uğraşırken kan düştü kaç ömüre
kalabalık dildeki cümlelerin tekil hali
sırtında ölü kentlerin günahı
erkeğin dudaklarında taze gülücüğü
gözlerinde maviden kalma silmeyi unuttuğu iki damla gözyaşını
düşürüp omuzlarına gelip oturur sol yanına
bir söğüt ağacının gölgesiydi saçlarına inen
salkım saçak duyguların s/ona serpilişi
gel diyemedi gidişine
filizlenmiş yalnızlığın uçları batarken gözlerine
çizdi serçe tırnakları nefesini
ustura kesiği yüzünde yara bantlı saklanmış çizgisi
buram buram kokan çay tadında
unutulmuş karıştırılmayı şekeri
kıvırırken dilini anasonun nefesi
damakları sarhoş eden kıvrak belli bir sevgili
protestan gecelerin acımasız kanlı elleri
heyhat kendini boğdu öksüz topuklarında
(
Her Şehrin Rengi Vardı başlıklı yazı
lemide tarafından
6.07.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.