Şu
dünya bostanında ava düştü kediler
Elinden
almak için pembe yalan dediler
Sirkeye
düşmüş gibi şişene dek yediler
İnsana
çok benziyor haymatlos vatandaşım.
Dağlardan
tepelerden yalın ayak yüründü
Sanki
çöplüğe doğru küreklerle küründü
Garipler
ekmek için senelerce süründü
Birbirine
benziyor haymatlos vatandaşım.
Havva
anadan geldik babamız ise Adem
Farkımız
yok sizlerden herkes uğurlu kadem
Kimi
rızık bulmazken ona sunuldu badem
Tel
dolaba benziyor haymatlos vatandaşım.
Geleceği
alındı vücudu tüm soyuldu
Zavallı
yumşak olup kabak diye oyuldu
Yiyecek
bulmayınca su içerek doyuldu
Boş
mezara benziyor haymatlos vatandaşım.
Tarihi
hayli eski zannettim ki çok yeni
İntizar
etme nolur bu halin yaktı beni
İnan
içim acıdı TV de görünce seni
Etlerimiz
benziyor haymatlos vatandaşım.
Kimliğinden
vaz geçtim bir güvencen bile yok
Birileri
villada gerilip yatarken tok
Sana
verilen hayat elektrikle olan şok
Yüzün
bana benziyor haymatlos vatandaşım.
Bazısı
Afrika’dan bazısı orta şarklı
Ağlasak
da beraber gözyaşlarımız farklı
Doğuşta
şanslı gelen yaşamı yandan çarklı
Tüysüz
kuşa benziyor haymatlos vatandaşım.
Ağlamayı
unutmuş yaşına sinek konar
Çocuğa
yemek diye ağaçtan kabuk yonar
Sığınacak
yeri yok sıcakta bile donar
Yağsız
aşa benziyor haymatlos vatandaşım.
İlk
dörtlükte söylenen ipi elinde tutan
Deveyi
hamuduyla bir ısırıkta yutan
İnsan
ticaretinde değersiz diye satan
Hurdacıya
benziyor haymatlos vatandaşım.
27.04.2011
Ahmet
Çelik
Ceyhan
Saat:22.26
NOT: Bu şiir; Her biri insanlık ailesinin şerefli bir varlığı olan vatansız konumuna düşmüş insanlara ithaf edilmiştir. İlginçlik ikimizde aynı şekilde ve aynı maksatla dünyaya gelmişiz. Birinin yaşadığı yerlerdeki kıymetli varlıklar ellerinden alınmak için öldürülmüşler ve vatanlarından sürülmüşler.