MEFTUN

Meftun olup gülşeninde gezeli

Gonca benim bülbül benim zar benim

Sarhoş olup sevdan ile sızalı

Kadeh benim şişe benim dem benim 

 

Yangın yeri söndürmüyor kar bile

Çocuk kalır Nurhak dağı şar ile

Heyhat dedim aman dedim nafile

Ateş benim yangın benim kor benim 

 

Serin eser seher yeli sam yeli

İflah etmez hasret yazmış yar belli

Aşkın ok u sinemize değeli

Leyla benim mecnun benim çöl benim 

 

Balık oldum  deryalarda vuruldum

Derin derin  muhabbette boğuldun

gah göründün gittim geldim sır oldum

Derya benim serap  benim sır benim 

 

Boğulurum hasretimin çığında

Bağban iken diken derdim bağında

Çırpınırım balık oldum ağında

Avcı benim balık benim tor benim 

 

Mah yüzünde nur ziya yı süzerken

Cellat beni gürz ü ile ezerken

Seyyah olup diyar diyar gezerken

şaşı benim ama benim kör benim 

 

dört kitabın dördündeyim inkarsız

Kainatım efsaneyim  kusursız

divaneyim hem deliyim hem arsız

İkrar benim kuran benim din benim 

 

Bent eyledim lut a döndüm göl gibi

Nemrut bile yalvarırdı kul gibi

Ateşteyim ibrahinin kül gibi

Balık benim urfa benim gül benim 

 

Duman olur yerden göğe  ağarım

Katre katre yağmur  olur yağarım

Ufalırım bir zerreye sığarım

Kıble benim niyaz benim nuş benim 

 

Sevgi ektim aşka düştüm hak  ile

Rıza kıldın sitemkarım bak hele

Arzuhalim duysun diye her kula

Yazan benim çizen benim dil benim 

 

Bilenmişim Polat gibi kınımda

Dağlar bile eğilirdi önümde

Kurşun gezer sol yanımın alnında

Öfke benim nefret benim hırs benim 

 

Eriyorum mum gibiydim arımdan

viranemde bülbül küser zarımdan

Umutsuzken gönül nazlı yarinden

Çorak  benim toprak benim taş benim 

 

Dövülürüm boran yağmur kar ile

Cellat olur cahil diller kamile

Meryem ana isa için hamile

Rahim benim rahman benim kul benim 

 

Kılıç kesmez cellat vursa boynumu

Şirin için Ferhat deşer koynumu

Karıncalar kemirirken beynimi

Demir bemim çekiç benim örs benim 

 

Selman oldum koynundaki nergizin

Düşkün kaldım peymansızım pirsizim

Kırdım ar ın şişesini arsızım

Düşkün benim didar benim darbenim 

 

Bedestan ım kurdum Pazar etmeye

Kervanlar taşıdım yollar yutmaya

Çok güzellik  verdim alıp satmaya

Kutnu benim kumaş benim bez benim 

 

Denk eylerim bu dünyanın malını

Sultan iken giydim derviş şalını

Ben beniken kabristanın yolunu

Karun benim Harun benim zul benim 

 

Gahi mim dir gahi lam dir gözlerim

Hem irfandır hem cahildir sözlerim

Tanrı sensim ben aşkımı özlerim

Perde benim nota benim saz benim 

 

Gönül verdim dergahına uğradım

Zülüflerin ak sinende taradım

Mürşidimi irfanında aradım

Nazlı benim naif benim dal benim 

 

Müptelayım hemi deli hemde coş

Sinen cennet ab ı Kevser ben sarhoş

Hem gerçeğim hem hayalim hemde düş

Gece benim gündüz benim düş benim 

 

Eksiğimi tamam ile yokladım

Hem arındım hemi yundum pakladım

Ben kendimi bir gölgeye sakladın

Kolay benim müşkil benim zor benim 

 

Kainatım hem eksiyim hem artı

Gah günahım gah sevabım gah tartı

 Ab ı revan gözlerim döker nil i fıratı

Çamur benim balçık benim mil benim 

 

Yanarım ateşte pişmedi hamım

Beni anlatmaya yetmez ilhamım

Bir ceninde geldim saldaki benim

Gelen benim giden benim yol benim

 

 

Harf bile değilim sade noktayım

Sineden sineye gezen oktayım

Hak bende görünür bende haktayım

Varda benim yokta benim hiç benim 

 

Divaneyim dolaşırım  mekansız

Geldim ama gidiyorum sırasız

Ahmet derki köz olurum dumansız

Ecel  benim ömür benim zat benim 

 

zaya düştüm fehm etmiyor başımız

kör düğümdür gayretimiz işimiz

didemde yaş zehre düştü aşmız

derman benim kuvvet benim fer benim 

 

haydi gönül gök yüzümde uçarsun

müşkildeyim beni benden seçersin

can eyledim cananından kaçarsın

aşık benim maşuk benim yar benim 

 

Dert içinde dermenımı ararum

Geçer gider ecelimi yorarım,

Kalem ile bu yaramı sararım

Melun benim melek benim şor benim 

 

Sarı yeşil al a düştüm çiçekte

Şehvetinde kor olurum yatakta

Arı ile tat bulurum petekte

Arı benim çiçek benim zar benim 

 

Salınırım sultan gibi şah gibi

Bir ah ile yıkılırım dağ gibi

Kandildeyim eriyorum yağ gibi

Kandil benim fitil benim yağ benim

 

Tövbekarım günahkarım elaman

Darda kaldım çıkmazdayım hal yaman

Sitemkarım nerde kaldın gel hemen

Zahmet benim ahmet benim çöl benim

                 AHMET BOGÜN

                       GEBZE

                16EYLÜL2012


sevgili dostlar epeydir aranızda olamıyorum ama yüreğim hep sizinle bunu bilmenizi istedim gözlerimdeki sorun büyüdü yazı ekleyemiyorum ve birilerinede yük olmak istemediğimden.

 

( Meftun başlıklı yazı Ahmet BÖGÜN tarafından 16.09.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu