Seni sana anlatmak isterdim

Aklın şaşardı, inan.

Büyüklüğüne bendeki

Senle dolmuşluğuma

Bir testiye akan çeşme suyu gibi

Sana akmışlığıma

Ilık bir sonbahar akşamı gibi

Yüreğine inmişliğime

Bir nüzul gibi ansızın

Yakalanmışlığıma

Bir kuş gibi yüreğindeki ökselere

Takılıp kalmışlığıma

Pili bitmiş bir saat gibi

Hep seni göstermişliğime

Seni sana anlatmak isterdim

Aşk neymiş anlardın.

 

Efsanemsin

Bunu bilsen koşardın

Bir tasa dayar gibi ağzını

Doyasıya kanardın bana

Çatlamış dudağına

Dudağımı değdirebilseydim eğer

Akardın kalpten kalbe

Baştan ayağa ben kesilirdin.

Aşka inansaydın biraz

Bana kansaydın az

Anlardın seni sevmenin ne demek olduğunu

Bana baksaydın görürdün halini

Anlardın seni sevmenin ne kadar zor olduğunu

Ve bende ne kadar tam olduğunu, görürdün.

Seni nasıl sevdiğimi anlardın.

 

Gözlerimde gözlerini görsen kaybolurdun içinde

Özlemimde özlemini görsen boğulurdun içinde

Mavilikler içinde süzülen bir serçe gibi

Kalakalırdın ortasında gözlerinin

Mavi olurdun serapa

Göz olurdun yaşlara

Akardın yanağa…

Seni sana anlatmak isterdim

Yüreğime misafir olsaydın

Anlardın gecelerin neden uzadığını

Tırnaklarımın hüzünden ne hale geldiğini

Başıboşluğumu serazat ruhumun

Takmazlığını dilimin

Akmazlığını başka gönle

Gönlümün sensiz nasıl paslandığını

Ah edişlerimi içten,

Gidip gelişlerimi ötelere

Solmuşluğumu kâğıtlarca

Yırtılmışlığımı çarşaflarca

Seni sana anlatmak isterdim

Aşkımı ispatlamak

Kalbimi yarmak

İşte mekânın demek isterdim

Kalbimi çıkartıp yerinden

Eline vermek isterdim

Bana ait değil sana ait diye…

Bu da benim sana hediyem olurdu

Yaşarken henüz sevdama dair

Bize dair…

 

Seni sana göstermek isterdim

Şayet verebilseydim gözümü

Seni sana seslenmek isterdim

Şayet verebilseydim sesimi

Kalbimi verebilseydim şayet sana

Nasıl sevdiğimi ispat ederdim sana

 

İşte halim aynen böyle

Seni sana anlatmanın derdinde

Aklımda kalbimde dilimde

Seni sana anlatmanın derdi ile…

 

 

 

 

 

 

( Seni Sana Anlatmak İsterdim başlıklı yazı GürhanGürses tarafından 21.09.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu