’İnce uzun yap/boz hayatlara Sepyalaşmış bir sonbahardan geriye’ ......
Sislenip ürpermiş gece yarılarında bana seslendi icimdeki yitik çocuk Buğulanıp nefesime karıştı. Kirli bir gramofonun fısıldayışları çok eski bir hulyadan uyandı.
Soğuk düşlerimde bir kibrite kanıyorum. Aynı yorganda iki suret gibi sadece susarak ama kulaklara dolan o nefes alışlarla kar altında ısınıyorum.
En çocuk/masum/katil haliyle az kullanılmış hayatları seçiyor kadın kendi vurgusuz hayaline.
Yapraklar, yağmur yüzlü adamlar ve bağ bozumu hayaller... Artık bir gün ve diğer günlerinden ihanete uğratılmış titrek, koyu yüzlü Şubat. Zamanı yitirdim düş sarkacında.
Batık geminin güvertesinden ağır bir yaşanmışlıkla ve yavaş yavaş incitmeden eziyorum cümleleri ve biliyorum artık dönmeyecek kelimeler.
( Yitik Çocuk başlıklı yazı Deniz Pınar tarafından 12.10.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.