.
yüzü dökülmüş evlerin
sakinliğini özlüyorum sonra hiç sorma
fakir düşmüş bir çiçeğin
imkansız sevgisi açılırken her pencerede
hüzün çoğalıyor şaşıp kaldığın yaprakta
dudağımda delikanlı gecelerin
bir tek süsü kalmış sadece ey sen
ah bulut ağlat beni haydi beni anla
topladın gittin ya
öfkesi ter içinde kalan yağmuru
oysa sevişmeye gebe
bütün zor ve sonsuz gelişler
yollarım uzun ve masum
kollarımı bağlamış büyücü kuşlar yeter
"seni sevdiğime neden inanmıyorsun"
her şarkıyı bilirim içimden
ağlarken güzel kokuyor yorgun cümleler
saçlarım daha kıvırcıktı çocukken
bakımsız bir gülüşe
saplanmış kışlardan yoksun
"kendimde değilsin bugünlerde niye
işin yoksa sesimi duymak istiyorum"
sus molasında öfkeli çırpınışlar suç mu
razıyım denizinin tuzlu yarasına şefkatlim
saçına vuran güneşi tutup tutup öpmek istiyorum
.