Online Üye
Online Ziyaretçi
.
dizi kırılır yamacına metruk günlerin
kilit vurup harabeden gülüşe
ayıklanır
uykusuz sevmelerin
bakılmaz şen şakrak yanan yüzüne
hasretle devinen güneşin
uzunca bir zaman isli perdeler ardından
telaşsız, dingin bir mutluluk beklenir
kalırsın
iki yüzlü zaman indirince maskeyi
öpülmez gece
dudağından yâr aşiyan
geçersin dağ tepe
alamecek aşkın
kara gözünden kaşından
gidersin
yoksulluğu alırsın çerçevesi boş kalan
çocuk sesini yitirmiş mahallenin
dargınlığına sığar sesindeki ateş
bitmeyen pişmanlığın kokusu
terk edilmiş bir evin avlusu konuşur sana
dokunulmaz olur her şeyden habersiz
kirpiğin, düşen saç telin
.