.
"Kütahya’dan çini aldım her yanı yeşil,
Beşir Beşir günü gelir her şey değişir..."
Ey vah
yazılmamış bir cümlem kalacak
celladına vurulmuş akşamda kesilen başım
konuştuğum yalanları heybeme katarak
sustuğum zamanları alıp
geleceğim yanına muhakkak
dediğim üstüne kum damlamış
azametli uyku
kızılcık sopasıyla hayat dövdükçe beni
ben seveceğim ötesinden çok seni
dili damağı kurumuş şu heceye susarak
Ervah
zorla dökülüyor içimdeki b/ene mezalim
acıkmış adımın soyundan kaçarak
kaçın kurası bu alamet-i farikat
yelesi git gide karardı yağmurun bak
düştüğü ormanın kuytusunda ıssız araf
Dedi ki Beşir
Yalanın içinde yandım bir vakit
Döndüm de geldim giderken kendime
Uzundu yol bitirdim nihayet
Aşksan boyanmış ezelden ebede
Varlığı tektir “O”
Ölümü bile sevdiren gerçek
.