Dilde değilmiş sevmek,
Asıl olan yüreğinde hissetmek,
Dokunmadan tenine
Karşındakini yakabilmek,
Kor yangınlardan bir esintide,
Kıvılcım misali savrulup,
Yanında olabilmek,
Yüreğinle sevebilmek.
Ne ayrılıklar yaşadık seninle,
Her hüzünlü şarkıda ağladık,
Kaç gece sabahı kucaklamak için
Ağıtlarla yakardık,
Doğan her sabahın ilk ışığına,
Hayır, duaları ile başladık,
Sancısı tuttuğunda hüznün,
Yeni umutlarla hayata bağlandık.
Kaç gece geçti hasretinle?
Satırlara sığındık,
Sayfa sayfa,
Dize dize,
Mısralarda ağladık,
Gözlerinin hayali, bulut bulut gülümseyip,
Işıldarken gözlerime,
Kaç yastığı gözyaşımızla ıslattık.
Ayrılık acısı kadar şiddetliydi kavuşmalar,
El ele, göz göze nice mısralar yarattık,
Her ‘Seni Seviyorum’ deyişimizde,
Yürekten çağlayan coşkuyla bağlandık,
Dilde değilmiş sevmek can tanem,
Yüreğinle dokunabilmekmiş sevdiğine,
Bazen bir dokunuşta,
Bazen bir bakışta,
Bazen bir cümlede,
İçinde kopan fırtınaları durdura bilmekmiş
Hissetmek, anlayabilmek, anlatabilmekmiş,
Çirkin Kral’ı manen sevebilmekmiş.
‘Seni Seviyorum’ derken,
Yaprak misali titremesiymiş yüreğinin,
Seni Seviyorum Çirkin Kral’ım.
Seni Seviyorum,
Ya sen,
Sen de beni seviyor musun?
Ayşe Manav