Bir varmış, bir yokmuşum
Mercan mavisi gökyüzünde kanadımdan vurulmuşum
Dilden dile dolaşmış, sandıklarda saklanmışım
Güneş ülkesinde filizlenmiş
Kalplerde gizlenmişim
Günü gelmiş gelinlere duvak olmuşum
Selvi boylu yiğitlere mezar
Kuşlara kış suları yutturmuş
Çocuklara yaz uykusu uyutmuşum
Kimi gün aşk olmuş ipek mendillere sarılmış
Suskun sinelerden mahzenlere kovulmuşum
Gül kokan annelerin dilinde tekerleme
Rapunzel’in saçlarına rüzgar olmuş savrulmuşum
Bazan buğulu cama çizilen bir intizar
Yere düşen kırık dallarda bahar
Saklanıyor içime uçsuz bucaksız yalnızlıklar
Ay son kez tutuluyor
Kaf dağında anka kulağıma susuyor
Yamalı kalplerde düşlere boykot var
Diz yine sen sevdayı boncuk boncuk alnıma
Yakılırken ağıtlar ıssız papatya tarlalarında
Benim adım masal durma hadi yaz beni…
Ucu zemheri şiirlere, fısıltıyla
Güneşin doğumundan batımına kadardır benim ömrüm
Sarp kayalıklarda açmış
Soluk tenli bir gülüm
Küflü notaların kalp atışlarında açılan türküyüm
Yalan bile olsam/ al beni avucuna
İnanmazsan
Ölürüm…