Günün birinde Çin’den ressamlar gelir, sultanın sarayına. “Türk ressamlarla yarışmak istiyoruz” derler. Kendi sanatlarını, hünerlerini, överek anlatırlar. Sultan da biraz düşündükten sonra yarışmayı uygun bulur. Etrafa, ‘Kim yarışmak isterse gelsin’ diye haber salar. Türklerden de hünerli ressamlar toplanıp gelirler.

Sarayın büyükçe bir salonu perde ile ikiye bölünür. Salonun bir duvarına Çinliler diğerine Türkler resim yapacaklardır. Bir ay müddet verirler. Bir ay sonra perde kaldırılacak kim daha iyi yapmışsa ödülü o alacaktır.

Çinliler bir nakış gibi duvarı süslerler. Çok güzel resimler yaparlar. Türkler ise sadece duvarlarını cila yapar, ayna gibi parlatırlar. Nihayet verilen süre dolar. Sultan ve adamları salona girerler. Çinliler çok harika yapmışlardır, hayran kalırlar. Çinliler’i tebrik ederler. Sonra perde kaldırılır. Sultan ve yanındakiler karşı duvara baktıklarında Çinliler’in yapmış olduğu resmin daha parlağı ve canlısını o duvarda görürler. Böylece yarışmayı duvarı cilalayanlar kazanır. Sultan her iki tarafı da ödüllendirir.
Bizimde kalbimizi kirlerden arındırıp saflaştırmamız gerekiyor. İnşallah başarırız.

Allah yar ve yardımcınız olsun.
( Ayna başlıklı yazı erkan-bilgil tarafından 18.05.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.