Çok kez duymuşuzdur  " Vefa bugünlerde semt adı" diye.. Hangi ile bağlı olduğunu bile bilmez belki çoğusu. Ben yazayım.. İstanbul'da Fatih ve Eminönü sınırları içerisinde yer alan bozası ile de meşhur  küçük bir semttir. Peki insanlarımızın vefası nerededir? 

      Hadi bakalım bir düşünme yolculuğuna çıkalım hep birlikte. Var mısınız? Yokum diyenleri de duyar gibiyim sanki.. Ama biliyorum... Sizler de vefasız değil,  sadece vefasızlıklara maruz kaldığınız için pes etmenin  yoluna düşmüşsünüz. O halde el veriyorum, kalkın şimdi.  

    Vefa kelimesini çok kullanırız günümüz sohbetlerinde. 
"Ah bu da pek hayırsız, vefasız evlat çıktı. Hiç arayıp sormaz oldu." 

"Eskiden evimden geri gitmezdi karşı komşum, şimdilerde hastayım da gelip bir tas çorba  vermedi, o değil bir geçmiş olsunu bile çok gördü bana." 

" Benim kocam, onun eşi hasta olduğunda arabası ile gecenin bir vaktinde hastahanelere götürüp  doktor doktor dolaştırdı. Şimdilerde rahmetli eşimin kemikleri sızlıyordur, bir kez olsun 'Sen de nasılsın yenge?' deyip kapımı çalmadı o şahıs" 

Uzayıp gidecebilecek daha nicesi cümleler bu şekilde. 

Bana göre vefa nedir diye sorsalar vereceğim yanıt şu olurdu hiç kuşkusuz. 

" Vefa, karşılık beklemeden ona iyilikte bulunmaktır, zor gününde yanında olmaktır, sevgiyi saygıyı eksik etmemektir. Kardeşçesine sarılmaktır. İhtiyacı anında değil; her anında mutlu veyahut mutsuz demeden dertlerine, sevinçlerine, kederlerine.... v.s. yoldaş olmaktır." 

Size göre nedir peki vefa? 

Öyle gün görmüş geçirmiş biri de değilim ki birilerine öğüt nasihat versem.. Hem benim sakalım da yok ki sözüm dinlensin.. Sadece vefanın tanımı gereği işte tüm bu çabam anlatmak istediğim. 

Bu günlerde vefa ah çekiyor kendince. 
Ahde vefa oluyor size ah de vefa! 

Öyle söz vermişim tutayım da yok hani.  

" Aman diyor bir de tüm vicdansızlığıyla.. Ben mi kurtaracağım bu milleti?"

Yapılan sözleşmelerde dahi sözünü tutmayan   niceleri varken, şimdi dersiniz ki nasıl güvenelim bir başkasına? 

Haklısınız.. Ama birileri böyle yaptı diye, herkesi aynı kefeye koyup; onları da vefasızlıkla suçlamak veyahut vefasızlıkla cezalandırmak da ne kadar doğru derim kendimce düşüncelerimde. 

Evlilik de bir sözleşmedir değil mi? 

Karşılıklı iki tarafın hastalık da sağlık da diye devam eden tebessümle verilen sözleri. Onaylaması sonrasında imzalar karşılığında "EVET"  ve ant içmeleri aynı yastıkta kocamaya şeklinde.. 
Bir ah daha çeker şimdi vefa! 

Sonra bir de şarkı mırıldanır en içli sesiyle.. " Hani verdiğin sözler, hani ellerin nerde, hani huzur bulduğum...... " 

Çoluğunu çocuğunu bir kenara atıp ona yıllarını heba eden eşini elinin tersiyle itip gidenlere de rast gelmedik mi sanki çevremizde... 

Hadi şimdi, vefayı çağıralım boza niyetine sıcak sıcak.. İlla ki kış mı olmalı mevsim?  ( Kimileri soğuk içildiğini de iddia eder, kimisi ılık, kimisine göre de sıcak ) 
Veefaaa!! 

Geldiysen üç kere tıklar mısın cin çağırma seanslarındaki gibi.. Görün demiyorum, gizli gizli gir sen içeri yine de.. Merak etme korkan yok senden hem. Merakla bekliyoruz çık ortaya her nerede isen..

Hem bu defa musallat  ol da bırakıp gitme diye sevgiyle çağırıyoruz seni. 
Ayrıca bir ben değilim seni arayan, bak şimdi bir sürü kişi var burda benimle birlikte gözleri üzerinde.  

Vefanızı bulmuşken, kaybetmemeniz dileklerimle. Sonra vefa/tını(nı)zı da duyan olmaz alimallah.. 
 
*
*
*
Sevinçli 

Not :  Vefasızlara inat vefa ile yaşamak bir sanat 
Siz de yapabilir misiniz bir vefa tanımı, ne demektir kendinizce? 
( Ah De Vefa başlıklı yazı Sevinç A. K. tarafından 7/8/2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.