Bu akşam sana adını bilmediğim
Çiçekler topladım gelirken
Kanadıkça parmaklarımın ucu
Kurtlar basıyordu kentimi
Ve gittikçe büyüyordu beynimdeki ur
Ben hâlâ içimde yorgun
Ve de yaralı bir kaçak saklıyorum
Kabarıp duruyor Karadeniz gibi
Ezberimdeki bütün türküler kekeme
Yapışıyorlar çeneme
Titriyor akşamdan sabaha
Canına okuduğum türküler
Savrulup gitse diyorum dilimin ucundan
Gel gör ki tekrarlıyorum deli gibi
Bıkmadan usanmadan
Sözcüklerim berduş
Şiirlerim evde kalmış kız gibi
Her dalga yüreğime bir yara eşse de
Seviyorum deniz kenarını
Burada kalır mıydım hiç bu kadar
Anlamasaydı dilimden Karadeniz
Çığırından çıkan kalemime sahip çıkamadığım için
Yargılanacak biliyorum
Aşka yataklıktan
Sevmişliğimin kanıtı olsun
Satır aralarına sıkıştırdığım güller
Gönüllü giderim darağacına
Artık üşümüyorum daha asıldığımda
Orda öpüşürüm belki de urganımla kim bilir
Çok mu bencillikti istemek mutluluğu
Nerden bilebilirdim bu kadar çamurlaştığını
Göz çukurlarının
Bilebilseydim acı çekecek yaşta olmadığımı
Olur muydu gözlerin gözlerime mavzer
Kana bulanır mıydı şiir
Kan kokar mıydı kalem
Ay yoruldu ışık tutmaktan
Gökyüzü yırtılır birazdan
Kusar öfkesini üstüme
Gideyim diyorum geceyi özetleyerek
Anladım ki yanmasaydı kentimin yüreği
Viran olurdu bütün türküler
Yarın akşam yine gelirdim belki
Sesime ses verseydin