Bir arkadaşım var ki, muhteşem bir meymenet Ashâb-ı sufa gibi, ruhâniyeti sadık Kefilim kendisine, veririm açık senet Refikliğidir her gün, beklenen fecrisadık . Ara sıra kaybolup, olsa bile arazi Yerini dolduramam, kesilsem de feriştah Sayılırım ortada, Abdulrahman farazi Sanat sofralarında, kalmasa da bir iştah . Her an ahvali dostluk, esiyor buram buram Zannederim ruhumu, şiirinde semâvi Yükselen boyutunda, kaybolur oram, buram Mânâlarına gâip, kara göğüm masmavi . Bazen nüktelerine, yetişemez kahkaha Bazen zıt görüşlüye, tebessümlü kalender Dostluğuna alışan hiç gelir mi kâh kâha Kıylü kali hiç sevmez, sözünü alenen der . Mecit Aktürk dediğim, ismi binaen yüksek Yoksul yoldaşını sen, bir an bırakıp gitme Bu kardeşliğin künhü, mamur bina en yüksek Deryâdır yerin lâkin, suyla bir akıp gitme
Fecrisadık :: Gecenin beklediği, güneşin öncüsü TAN vakti :)
( Mecit Dostum başlıklı yazı yoksul tarafından 19.05.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.