BİLMEYE GELDİM

Kaplamışken etrafım zifiri bir karanlık
Yarıp, nurlu şafağı daim görmeye geldim,
Uçarken nefis kuşum ta yalçın kayalarda
Kibrinin kanadını alıp kırmaya geldim.

Ağlarım zindanlarda ben bi-ümid ve mahzun
Bi-çare elimden kim tutar? sormaya geldim,
Feyze muhtaç boşalmış fikirden de ham ruhum,
Nasıl dolar bilmem ah? işte dolmaya geldim.

Nadide yetişmiş gül bahçesinde gülleri
Demet demet toplayıp sana dermeye geldim,
Beynimi parçalayan suallerin sırrına
Nedir gizemi çözüp, asla ermeye geldim.

Dolaştım enginleri ruhum mekan tutmadı
Hicranlı gönülleri açıp girmeye geldim,
Kendi başına savruk nakıs-akıl başımı
uslansın diye, taştan taşa vurmaya geldim.

Damla damla dökülen kanlı gözüm yaşını 
Silip de, biraz senin için gülmeye geldim,
Çözümsüz bilmeceler... boğulmuşum altında
Varsa bilen söylesin ben de bilmeye geldim.
 
( Bilmeye Geldim başlıklı yazı Nuri Baş tarafından 13.06.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu