GEÇMİŞİN GÖLGESİNDE İKİNCİ BAHAR
Hep ertelemek düşleri yarınların hayalinde, Avuntu bırakmak
ruhumun aynasındaki kırık yansımalara… Ve her yansımada biraz daha yok olup
gitmek, belli belirsiz bir düşün uçurumlarında… Önündeki yaşanacak koca bir
hayatın mecalsizliği. Ve yaşanmış zannedilen geride bıraktığın bir hayatın
muhasebesindedir beynin. Kaybedilen her gün, eskiyen her takvim yaprağı,
yitirilen bir hayat için dökülen gözyaşları… Ve biriktirdiğin sitemlerinden
başka bir şey kalmaz avuçlarında. Bir umut kırıntısı ararsın mazinin boş
sayfalarında ve kırık dökük hüzünlerle çıkarsın daldığın mazinin sayfalarından.
Kar etmez bir düşü bir yürekte yaşatmak. Ve vurursun kurduğun düşleri bir bir.
Gözünü aralanması için diktiğin kapıdan çekersin yavaş yavaş.
Ayakların umuda koşmak ister, yüreğinse acır, uzaklaştıkça o
kendine hiç açılmayan kapıdan… Yeni bir kapı açık gitmek istersin, yalnızlığın
en görkemli anında. Uzayıp giden saatin yelkovanında bırakmak istersin başıboş
düşünceleri… Akıp gitmek, nereye döküleceğini bilmeyen başıboş nehirler gibi…
Nasılsa bulunur, her nehri bağrına basmaya hazır bir deniz diyerek akarsın
zamanla, zamanda… Gitmek…
Dönüş yollarına set çekip gitmek, Ardına bakmadan gitmek,
Yangınlardan çıkmış kömür karası bir yürekle yeniden ayağa kalkmak.
Yazarın
Sonraki Yazısı