şiirlerarası bir
aşktı bizimkisi
bir şiirden bir şiire
süren
asla bitmeyen
her dizesi kalpten
çıkan
her ölçüsü kalbi olan
bir kafiye
tadındaydık
kadife sözlerimiz
vardı dizelerce
diz dizeydik her gece
bir şiir
kıvamındaydık bu aşkta
ne aruz vardı ortada
ne de hece
ayrılık sanki bir
işkence…
devrimciydik aşkta ya
serbesttik işte her
zaman
moderndik güya
aslında her şey bir
rüya
bugün varız yarın
yokuz tavında
nezrettik aşka
asildik güya
aklımızda o hülya
kalakaldık ortada
kasttetik aşka
kişilerarası bir
sevdaydı bizimkisi
kırık bir kaç söz
kaldı o günlerden
bir kaç şiir bir
parça kalp
alçıya alınmış
duygularım
kırık çıkık içinde
aşkım
sanat yapmayalı çok
oldu şiirde
çünkü sen vardın
rabbimin en güzel
eseriydin
başka sanat olamazdı
haddim değildi
sen ve benarası bir duyguydu döktüğüm dizelere
dizlerinde uyuduğum
saçlarında uyandığım
ömrüne tutunduğum
her dizesinde mola
verdiren
ihtiyaç üzre bir
sarımlık his salan
şiir gözlü ve sözlü
yârdi özlediğim
yârelendim de
duruldum
yâr elini tuttum da
duruldum
kalplerarası bir
histi yolculuğum sana
ben şehrinden sen
şehrineydi bütün yolculuğum
can kenarı kesmiştin
biletimi
yâr boyuydu koltuğum
sana yaslıyordum
yüreğimi
sana dayıyordum etimi
kemiğimi
sana veriyordum
canımı kanımı
gözüme uyku
girmiyordu
sen vardın çünkü
sözlerim bitti bugün
şiirim öksüz kaldı
aşkım yetim
sen gidince oldu her
şey
sen gidince oldu
ölümüm
sen gidince dondu
ömrüm
yarım kaldı bu aşk
sen orada ben burada
her şey sen gidince
bozuldu
şiirlerarası bir
asaletti dizelerim
sana yazılan
kalbe kazılan!
gözlerarası bir
seyahattı aşkım
gözümde benimdin sen
özümde ben’im
canlararası bir
yolculuktu hislerim
son durağımdın
ineceğim yerdin.
ruhlararası ikizimdin
bu aşkta
ne ben sensiz
yapabiliyorum
ne de sen bensiz
yapabiliyorsun
kalakaldık aşkın tam
ortasında
sen ve ben arası kaç
aşklık mesafe
kalp açlığıdır bu
maalesef
iki el kanda da olsa
gelinir
tek davet edilsin
naza çekilmeden
ya sevilir iki
cihanda ya sevilmez asla bir daha
ya gelir iki cihan
saadeti için
yahut gelinmez bu
dünya menfaati üzre
leyla ve mecnunuyduk
zamanın
başka hikâyeye gerek
kalmadı.