En kötüsü de ne biliyor musun
Hiç çalmayacak olması kapının
Çocuklar bile çalıp kaçmayacak zili
Kapıda bile konuşmayan yüzümü görüyor
herkes
Onunla bile kaçırabiliyorum gelip
geçenleri önümden
Bazen aradan çekiyorum kapıyı
Belki yeniden denerler diye dokunmayı
suskun yüzüme
Ben bile umutlanıyorum hatta
Belki dirençli çıkar biri
Ben sustukça tükenmez nefesi
Orda durmaya devam eder
Ama hayır, olmuyor bir türlü
Bakışların bir değmesi yetiyor da
artıyor
O kayalık bölgeyi fark etmelerine
yüzümde
“Nafile” demelerine yetiyor
“Tırmanıp en tepelere de çıksak
Bu yüz bizimle konuşmayacak
Kalbi susmuşların yüzlerinden çünkü
Sadece diliyle konuşanların
Bir anda dikiveren önüne kocaman bir
kapıyı
Yanındayken ıssızlığıyla yapayalnız
bırakan seni”