Online Üye
Online Ziyaretçi
“Üşüme
Kapıyı kapat
Önünü ilikle yalnızlığının”
Diyerek başladım söze
Bu yüzden
Yırtık bir mektubu
Rüzgâra sundum
Avuçlarımı yaladı
Islak ıslak
Parçalandım diye hayıflandım
Yeniden ve yeniden
Dağıldım evrene
Bir parçam samanyoluna düştü
Bir parçam körfeze
Bir parçam esir kaldı
Karadeniz’de
Bıraksaydın
Ölümde nazire etmezdim
Bildiği gibi ölürdü
Cümlelerim
Zaten eksik sevişlerin
Dokunmalarından
Arındı bedenim
Öpseydin alnından kelimelerin
Öpmedin
Duydum kefenimi hazırlamışsın
Neden yalan yere ölüm sıfatları giyindin
Ve her gün o cümlelerinde yeniden öldürdün güneşi
Hani sen Âdemin için ölürdün/ölümsüzdün
Bıraksaydın bari
Ben bildiğim gibi ölürdüm gözlerinde…
Âdem Efiloğlu