Çoğun gitti geride azın kaldı süveyda
Gittiğin menzilleri adresimdir bilseydin
Terk ettiğin raflarda tozun kaldı süveyda
Kırılan gururuma ne kalır söyle çare
Yıkılmışım bitmişim olmuşum bak biçare
Ne hükmü kalır şimdi isyan etsem kadere
Yüzümde gözyaşımdan tuzun kaldı süveyda
Aşkı ölmez sanırdık sevilince yürekten
Bir an sesin gelmese çıldırırdık meraktan
Nasıl umut doluyduk habersizdik firaktan
Şimdi kalbim atmıyor sızın kaldı süveyda
Kimse derman olmuyor ne haldeyim nasılım
Yalnızlık denkleminde açılırken fasılım
İsterdim aşk yolunda urganlarda asılım
Ateş olan bağrımda buzun kaldı süveyda
Hatıran saf tutuyor aklıma geliyorsun
Geceler uzadıkça uykumu bölüyorsun
Geçmişsin tam karşıma halime gülüyorsun
Eski bir fotoğrafta yüzün kaldı süveyda
Işıktın karanlığa kandilleri yakardın
Gökyüzüne yazılır dalgın dalgın bakardın
Yazdığım her şiirde mısra mısra akardın
Anılarda gördüğüm nazın kaldı süveyda
Sen kâin değilsin ki olta atsam tutulan
Bırak düşlerim olsun sen yoksan uyutulan
Velhasıl Âdem gibi bir kenara itilen
Soyundum geçmişimden özün kaldı süveyda
Âdem Efiloğlu
Not:
Vuslatındır diyorum ödediğim bu diyet
Varsın urganın olsun işte böyle vaziyet