Sağlam yeri kalmadı artık sabır taşımın
Öğrettin sarp yokuşu, yolların tümseğini...
Müsebbibi olduğun her damla gözyaşının
Bedeli bin aah olsun, kavursun yüreğini.
Vurgun yesin, senin de, kurduğun hayallerin
Tan doğarken güneşin, karanlıklara batsın.
Yalnızlığa uzansın uzattığın ellerin
Nedamet dile gelsin, sana beni anlatsın.
Hüzün çalsın telleri her vuruşta udunun
Beyhûde "keşke"lerin yeri göğü inletsin.
Kilidi bozuk olsun kalan son umudunun
Bana yasak gönlünü yangınlar serinletsin!
"Bitsin" diye beklerken çektiğin azap, çile
Kalbinde acıların daha da artsın, azsın...
Ateş dolsun sinene, hasret kalsın kor küle
Beni ağlatan bahtım sana da "sürün" yazsın.
Diken olsun yastığın, ıslansın sabaha dek
Yol gözlemek ne anla...Günde bin kez an beni
Hangi kapıyı çalar belli olmuyor felek
Ziline bastığında hatırla o an beni...
Mecit AKTÜRK