Pejmürde bir temmuz sıcağının terli mi terli, bunaltıcı mı bunaltıcı havası içinde seni solumaya çalışıyorum, tek baharım sensin, tek esintin, tek serinliğim...

            Senden bana gelen yüksek basınçlı negatif yüklü hava, moralimi bozuyor ve en ufak rahatsızlığın dahi canımı sıkıyor.  Senin bahçende düşerse bir yaprak benim bahçemde ağaçlar kökünden sökülür bilmez misin? Senin duvarında düşerse bir taş benim duvarım yerle bir olur anlamaz mısın?

            - Nen var?

            Senli benli günleri yaşıyoruz ve bizli günlere gidiyoruz.

            - Nen var kuzum? Nen varsa de bana da üzerime düşeni fazlasıyla ve hakkıyla yapayım. Sensiz gidemiyorum hiçbir yere, yapamıyorum hiçbir şeyi. Sensiz sevmeyi bile beceremiyorum. Yüzüme gözüme bulaştırıyorum.

            Çok durgunsun bugün? Sanırsın ki el ayak çekilmiş sokağında, kuşlar göç etmiş memleketinde, bağbozumu var kalbinde.  Bu ne hal? Kız yoksa hasta mısın?

            Bak ezan okudu burada, herkes iftarını açtı.

            Ben açmadım daha!

            Nen var?

            - Hayır hasta değil, yoruldum sadece havada çok sıcaktı, halsiz düştüm.

            - Canım benim, yorma kendini. Sen bana lazımsın.Yanında olup sana bakmak istiyorum. Yorgunluğunu üzerinden alıp atmak, halsizliğini silmek, bir güzel masaj yapıp, bir güzel çay demleyip sana gel keyfin gel dedirtmek istiyorum.

            - Çok halsizim Kaptan, çok yorgunum.

            - Sana iyi gelirim, dinle beni! Ayağına tuzlu su olurum, kalbine açık bir pencere, gözüne sürme... Hem ben sana çalışıyorum; sana ne halsizim ne de yorgunum. Sadece deli gibi vurgunum. Sana bir şey olursa bana da olur.

            Senin bunu sana yapmaya hakkın yok!

            Senin bunu bana da yapmaya hakkın yok!

            İkimiz adına sana davacıyım.

            - Halsizim.

            - Gün ağır can sağır bugün! Güneşe gelmiyorsun, nazeninsin, kırılırsın, solarsın. Canın en ufak bir sevilme de bile incinir.

            Sen sana niye göz kulak olmazsın!

            Sen sana niye sahip çıkmazsın!

            Gül yüzüne göz izi değmesin.

            Nazar değmesin.

            - Mecalim yok yazmaya!

            - Sen sana acımazsın biliyorum da bana acı bari! Senin semandaki bir bulutçuk dahi bende kasırga oluyor. Senin deryandaki bir dalgacık bile bende en büyük dalga oluyor. Sendeki en ufak kıvılcım bile bende yangın oluyor. Söz bulamıyorum yazayım daha! Halimi tasvir edeyim sana!

            - Hı, hı, hı, hı...

            - Halin yok anlıyorum da benim de sensizliğe halim yok! Yokluğuna alışmadım, halim yok derken bile yok sözcüğü ok gibi batıyor canıma. Senden daha beterim şu an! Sen sana halsizsin ben sana sensizim, sen kendine yorgunsun ben sana yoğunum

            -Hı...

            - Sesin kesildi..Susuyorum ve seni düşünüyorum artık. Gecenin en güzel vakti seni düşündüğüm bu saatlerdir. Bir güzel uykuya dalar gibi senli günlerin hayaline dalıyorum ve senli hayalden çıkamıyorum.

            Bir serinlik var şimdi havada.

            Bir senlik var şimdi havada.

            Mis gibi bir sen kokusu yayılıyor canıma ılgıt ılgıt.

            Beni damla damla ömrüne akıt.

                                                                                                        06 TEMMUZ 2014, ELAZIĞ

( Nen Var başlıklı yazı GürhanGürses tarafından 7.07.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu