Hak adına söylenen sözlerin aslı yoksa,
Yalan düzenin adı, ‘yemin-i gamus’ olur.
Kumara ses etmeyip birinin borcu çoksa,
Kaçar bu işin tadı, mesele namus olur.
Sonunu düşünmeden riskin içine girip,
Eşini kıskanmayan her kimse deyyus olur.
Netice net olunca stres beyni kemirip,
Yere-göğe sığmayan hayattan meyus olur.
Hanede besmelesiz, neye el atsa kurur,
İçeriden bakınca böylesi menhus olur.
İnancında temelsiz olanı nefsi vurur,
Nefis aklı sıkınca, aklından menkus olur.
Hâlini anlamayıp görmezden gelen kişi,
Gayriye değil ancak kendine casus olur.
Hayat okumayanın karanlıktır gidişi,
Ukubete varacak zorluklar kamus olur.
Geçmişle geleceği tefekkür etmeyenin,
Çözemediği sorun, girift bir husus olur.
Övündüğü zekâsı felaha yetmeyenin,
Hepiniz kulak verin; feryadı füsus olur.
Dünyada yaptığını ahirette fark eden,
Dut yemiş bülbül gibi sinerek suspus olur.
Pişmanlığı öteye erteleyip çark eden,
Bilmeli ki son ödül; ateşe mahpus olur.
Hatasını görerek hemen nedamet duyan,
Balık karnından bile kurtulup Yunus olur.
Kulluğu yaşayarak Hakk’ın emrine uyan,
İmanı gelir ele önünde fanus olur.
Burada tarlasını gereğince ekenin,
Uhrada biçeceği toprağı humus olur.
Mevlâ’ya amadeyken cana batan dikenin,
Kim bilir açacağı, belki de şümus olur.
-------------------------------
Yemin-i gamus: Yalan yere yapılan kasten yemin
Meyus: Umutsuz
Menhus: Uğursuz
Menkus: Eksik, noksan
Kamus: Lügat, sözlük
Füsus: Eyvah, yazık
Şümus: Güneşler