Çanakkale gibi bir geçmişi olan bu aziz milletin imtihanları hiç bitmeyecek!..
 
En çok düşmanı olan, bünyesinde en çok hain bulunan; münafıkları sayısız olan milletimizin işi o kadar kolay değildir!..
 
Çanakkale ruhuna bugünlerde öyle ihtiyacımız var ki!..
 
Bütün dünyayı karşımıza alarak yekvücut bir halde çocuğu, genci, kadını ve yaşlısıyla birlikte geçit vermedik ve biz biliyorduk ki;
 
“Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.” Ve dalgalanan bayrağımızı hiç kimse gönderden indiremez! Nitekim öyle de oldu…
 
Kesin bilmemiz ve ona göre tavır almamız gereken şeyler vardır… Birkaçını sıralamak gerekirse:
 

-          Biz üç kıtada adaletle asırlar boyunca hükmetmiş Osmanlı ahfadıyız...

-          Hz. Peygamber (a.s.)’ın müjdesine mazhar olmuş Fatih Sultan Mehmet’in evlatlarıyız…

-          Geçmişinden kopmayan, geldiği yeri unutmayan, atisini mazisine layık bir şekilde inşa edecek olan “Âsımın Nesli”yiz…

-          Elimizde kalan bu cennet vatanı ne bahasına olursa olsun korumalıyız…

-          Hainleri asla affetmemeliyiz…

-          Kardeşlik bilincini yeniden ve gecikmeden tesis etmeliyiz…

-          ‘Söz konusu vatansa gerisi teferruattır’ şuuruyla hareket edip, iç ve dış düşmanlar konusunda oldukça dikkatli ve uyanık olmalıyız…

-          Bölgecilik, ırkçılık, particilik ve mezhepçilik fitnesinden alabildiğine uzak durmalıyız…

-          Farklılıklarımızı bir zenginlik olarak değerlendirerek, ötekileştirmeye, dışlamaya, damgalamaya ve bölücülüğe zerre kadar pirim vermemeliyiz…

-          Söz, fiil, karar ve tercihlerimize azami ölçüde dikkat etmeliyiz…

-           İçimizdeki fitne ateşinin söndürülmesi için herkes elinden geleni yapmalıdır…
 
101. yıldönümünü idrak ettiğimiz Çanakkale 18 Mart ‘Deniz Zaferi’, bizlere yukarıda saydığımız ve sayamadığımız birçok önemli mesajlar vermektedir…
 
Onun için İsmi anıldığında yüreklerin titrediği şehirdir Çanakkale. Ülkenin hemen her yanı mahşer yeriydi adeta. Kafkasya cephesinde Ruslar taarruzda, Seddülbahir’de Türk askerleri düşman saflarını topa tutuyordu. Bir diğer cephe ise Irak’tı. Birinci Dünya Savaşı, dört taraftan kuşatmıştı imparatorluğu. Fakat asıl mahşer Çanakkale’de yaşanıyordu. Merhum İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif, mısralarına gözyaşlarını ekliyor ve diyordu ki:
 

“Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,

 Bir hilâl uğruna yâ Rab, ne güneşler batıyor!..”
 
Senenin her günü rahmetle yâd edilmesi gereken Çanakkale şehitlerimizi, 18 Mart sebebiyle bir kez daha minnet dualarımızla anıyoruz.
 
Genç-yaşlı demeden tüm vatandaşlar tarafından Çanakkale ruhu benimsendiği zaman ancak dosta güven, düşmana da korku salabiliriz…
 
Başta eğitim kurumlarımız olmak üzere, sinema-tiyatro sektörü, medya ve sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte neslimize ivedilikle Çanakkale ruhunu aşılamalıyız…
 
Millet olarak birliğimizi sağlayamazsak, oynanan oyunları elbirliğiyle bozamazsak hepimize çok yazık olacaktır…
 
Gidecek başka vatanımız yok… Ne batıda, ne doğuda gerçek manada dostumuz da yoktur…
 
Allah’ın izniyle iç ve dış düşmanların hevesleri kursağında kalacaktır…
 
Ay yıldızlı bayrağımız ilelebet dalgalanacaktır…
 
Minarelerden ezanlar hiç susmayacak, Kur’an’lar okunacak, birliğimiz ve dirliğimiz bozulmayacaktır…
 
Dağıldık biraz, topla bizi ya Rab!..
 
 

Selam ve dua ile…

 
 

MFK


( Çanakkaleden İzler Bizlere Ne Söyler? başlıklı yazı MFK tarafından 18.03.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu