NERESİ AYIP
Vuslatı
bekleriz günleri sayıp
Kalemi
tutmanın neresi ayıp
Derdimiz
bellidir dermanı kayıp
Kedere
çatmanın neresi ayıp
Yaprağı
açmadan düştü sızımız
Sızının
emriyle çalar sazımız
Yârin dergâhın
da kaldı gözümüz
Cemali
tatmanın neresi ayıp
Devranın
niyeti doğuştan körken
Elimizde
ömür sermaye varken
Gönül yâr diyorken ayak yol derken
Tozunu
yutmanın neresi ayıp
Curcuna
arayan eskisinden çok
Şükür ki,
kem söze karnımız da tok
Âdemi
pazarda para yok pul yok
Muhabbet
satmanın neresi ayıp
Tuz ekilmez
petek balın üstüne
Duyarsız
kalınmaz elbet jestine
Dost
yüreğin, açtı ise dostuna
Kıvrılıp
yatmanın neresi ayıp
Sevda
pınarından boşalıp dolup
Çiftci baba’nın
da desturun alıp
Mestane
gözlerin içine dalıp
Kavrulup
tütmenin neresi ayıp
Ahmet Çiftci 18-03-2016
Kastamonu-Tosya