Kavram sözlükte, bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum ve konsept olarak karşımıza çıkmaktadır.

 

            Ekonomik, siyasi ve sosyal içerikli birçok kavram tabiri caizse allak bullak edilmiş ve insanların kafası iyice karıştırılmıştır…

 

            Faiz, kredi, riba bağlamı ekonomik alanının içinden çıkılmaz baş belası ve ocaklar söndüren illetidir ki, bir kılıfa uydurularak neredeyse bulaştırılmayan fert kalmamış gibidir.

 

            Siyasi anlamda laiklik, hürriyet, demokrasi, cumhuriyet, insan hakları ve diğer haklar konusundaki kargaşa, modern dünyanın gözleri önünde tartışılıp dururken hâlâ bir netice alınmış değildir.

 

            Bunların ötesinde vatan, vatanseverlik; millet, milliyetçilik; ilericilik-gericilik, yenilik, modernizm-gelenekçilik,  çağdaşlık ve batılılaşmak gibi kavramların da gerçek anlamda ne olduğunu henüz çözemedik gitti…

 

            Biz inanlar açısından da bu yukarıda saydıklarımız elbette ki önemlidir, ancak dinî literatürdeki kavram kargaşası ise sonuçları çok daha vahim olması nedeniyle oldukça önem arz etmektedir.

 

            Cımbızlanarak ön plana çıkarılıp kavram kargaşasına malzeme yapılan birçok dini kavram vardır ki, İslam toplumlarındaki hem hassın, hem de avamın kafası hayli karışıktır. Bilinçli olarak gündeme taşınan bu kavramlar sayesinde ümmetin bölünüp ayrışması sağlanarak yutulmaya hazır lokma haline getirilmesi açıktır…

 

            İslam’da din adamı sınıfı olmadığı için herkes dininin adamı sayıldığından; bilen-bilmeyen, ağzına geleni konuşuyor…

 

            Ağızlarda sakız olan son zamanlardaki bazı dinî kavramlar şunlardır:

 

·         Ehl-i sünnet-Şia, Ehl-i beyt neyin nesi?,

·         Dinde şiddet ve cihad meselesi,

·         Kitap-sünnet; Kur’an yeterli mi, değil mi? ,

·         Salât, namaz mı, dua mı?,

·         Kur’an’da kadere iman var mı, yok mu?

·         İmsak (sahur vakti) doğru mu, yanlış mı?,

·         Mezhep ve tarikatlar din mi yoksa din dışı oluşumlar mı?,

·         Tasavvuf şirk mi, değil mi?,

·         Ramazanda kurulan iftar çadırları amacına hizmet ediyor mu, etmiyor mu?,

·         Hangi televizyon kanalının hocasının dediği ya da verdiği fetva doğrudur?,

·         Teravih 20 rekât mıdır? 8 rekât kılınırsa kabul olmaz mı?,

·         Namaz kılmayanlar hayvan mıdır?,

·         Anlamadan Kur’an okumak anlamsız mı? Meal hatmi olur mu?,

·         Dini program karşılığında ücret almak, dini satmak değil midir?,

·         Ramazanda gündüz uyumak orucun sevabını götürür mü?,

·         İslamofobi konusunda Müslümanların da suçu yok mu?,

·         Kabir azabı var mı yok mu?..

 

Bu ve benzeri istifhamlar, kafa karışıklığından başka her hangi bir fayda sağlamamaktadır… Hani, araştırmaya sevkettiğini düşünsek bile kişiler neyi hangi kaynaktan hangi alt yapıyla araştırıp gerçekleri öğrenecektir, konusu ciddi anlamda düşündürmektedir.

 

Çünkü kaynaklar konusunda da karışıklık had safhadadır. Bu anlamda yine kafa karıştıran medyatik hocaların yazdıkları veya konuştukları karşımıza çıkmaktadır. Sorunları temel kaynaklarımıza arz edelim derseniz bunu da becerebilecek insan sayısı oldukça sınırlıdır…

 

Tekrar başa dönecek olursak; inançlar, fikirler ve bilhassa dinler bir takım kavramlar üzerinde cereyan eder ki, bunları da yerli yerine oturtamazsanız kalben müsterih olmayı beceremezsiniz. Hâliyle sosyal barışı ve dengeyi de yeterince sağlayamazsınız. Zaten bizim dışımızdaki birilerinin de istediği,  Müslümanlar arasında her alanda bir kaos oluşturup kargaşa ortamını sürekli canlı tutarak nemalanmaktır…

 

            Ezcümle, üsluplar ahlaka, edebe ve inancımıza uygun olmalıdır. Ayrıştıran, ötekileştiren ve dışlayan bir dil asla kullanılmamalıdır. İhtilaflı konular gündeme getirilmeyip üzerinde ittifak ve icma olan meseleler önemsenmeli ve ön plana çıkartılmalıdır.

           

            İhtilafı, tefrikayı yerli ve yabancı oryantalistler görevleri icabı körüklemektedirler de, bari biz kendi içimizde vahdeti sağlayıp, iri ve diri kalalım ki, yarınlarımız çocuklarımıza sağlam ve tertemiz bir miras olarak kalabilsin. Aksine sadece sonumuzu hızlandırmış oluruz.

 

            “Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte O’nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O, sizi oradan kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz.” (Âl-i İmran Suresi, 103)

 

             Selam ve dua ile…

 

MFK

( Kavram Kargaşası başlıklı yazı MFK tarafından 15.06.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu