Çiçek vazo dururken misafire
sunulan
Ev köşesi süsleyen yak at o
kitapları
Raflara dizim dizim itinayla
konulan
Emekle okunmayan yak at o kitapları.
Şımarma beleş diye kurur özü
verdikçe
Şu yüzün buruşursa sayfayı
çevirdikçe
Akla bin ağaç gelsin el onu
devirdikçe
Dudağı örseleyen yak at o kitapları.
Hayatımızla özdeş geçerken bu
alaylar
İnsana benzetirim kimi dışın
kalaylar
Gerçek ilmi bulanlar çeker
gizli halaylar
Değeri bilinmeyen yak at o
kitapları.
Ömür basamağında ışıl ışıl
renk saçar
Bülbüle nispet gibi kan
kırmızı gül açar
Geleceği yakala koyma kendini
naçar
Gözlerle görülmeyen yak at o
kitapları.
Kalpte asker misali denizci
ve karacı
Değeri bilen için onlar bir
aşk aracı
Basküle ağır ama hakikatte
daracı
Yürekle sevilmeyen yak at o
kitapları.
17.09.2016
Ahmet Çelik