Günlerden Çarşamba mevsimlerden yaz. Öğle sıcağında insanlar buram buram terleyip bağlarda bahçalarda çalışırken bizim Deli Serpa yine yolda izde keşifteydi. Ne yapabilirim diye sorarken kendine elinde çubuğuyla tozlu yolda şekiller çiziyordu.
-“Cuğaram da bitti. Kimi çarpsam da alsam bir dal? Kimse de yok buralarda. Poff hava da çok sıcak, demli bi çay iyi giderdi. Soba gümbür gümbür yanacak, demlikler üstünde fokur fokur kaynarken ben de çayımı yudumlayacağım.” Deyip başındaki hunisini çıkarıp yere koydu ardından yere çöktü. Bir süre öyle durduktan sonra koynunda sakladığı akıllı telefonunu çıkarıp mobil veriyi açtı ve selfie çekmeye başladı.
-“İntagram’a twittır’a koyarım, dur bi de hunimi takayım saçımı da şöyle salayım. Olmayan eski manitam bir kere daha üzülsün beni kaybettiğine.” Deyip çektiği fotoğrafları inceledikten sonra intagram’a yükleyip:
-“Etiket yapayım da herkes beğensin. #vsco #vscocool #havaçoksıcak #yanıyoruz #çokdahavalıyım Herkes beğenmeli ha, yoksa geçen olan şeyden daha beter olur. Tepemi attırmasınlar şindi. Geçen ay bir kız beğenmemişti, evine gidip 41 nambır lastiklerimle uçan tekme atmıştım da kafası su kovasına girmişti. Hemi de su kovası suyla doluydu az kalsın boğuluyordu; hemen ambulans çağırmıştım da kurtarmıştım kızı. Annesiyle babası diğer taraftaki çardakta keyif yapıyordu. Olmaz olsun böyle ana baba. Çok iyi bir kızım ben aferin bana. Üstelik çok da akıllıyımdır ha, 112’ye hemen çaktım ödemeliyi onlar da sağ olsun geri döndüler.” Dedi sırıtarak. Sesler işitti birden, ayağa kalkıp sesin geldiği yöne baktı. Kalabalık adamların kendisine doğru gelmekte olduğunu gördü. Hepsi takım elbiseli resmi kişiliklere benziyordu. Hemen onlara dur işareti yapıp:
-“Duruuğğnn!” diye bağırdı. Herkes olduğu yerde kaldı.
-“Siz de kimsin?? Burada ne arıyorsunuz?” diye sordu. Aralarında en kısaları öne çıkıp:
-“Merhabalar efendim, şu gördüğünüz kalabalık, dünyanın en akıllı 40 adamı oluyor. Bendeniz de kendilerinin seçmiş olduğu bir elçiyim. Hemen hemen bütün dilleri bilirim. Buraya gelmemizin sebebi de köyünüzü ziyaret etmek, tanımak. Saygılar efendim.” Deyip başını eğer. Deli Serpa tek kaşını kaldırarak:
-“40 akıllı ha?” deyip kısa adamın elinden bir dal sigara alarak yanındaki adama sigarı ağzıyla uzattı ve:
-“Ateşle yavru kuş.” Dedi. Sigarası yanınca bir nefes çekti ve yerden iri bir taş alıp ilerideki içi su dolu leğene attı.
-“Madem akıllıyız diyorsunuz, o taşı o leğenin içinden çıkarın da görelim.” Dedi. Herkes ona şaşkınlıkla ona bakarken:
-“Hade eyvallah, size kolay gelsin.” Deyip elini arkasına bağlayarak oradan uzaklaştı.
3 gün aradan sonra Deli Serpa ıslık çala çala oradan geçerken 40 akıllının hala leğende taş arıyor olduklarını görünce sırıtarak dedi ki:
-“Eheyyy bre salaklar, ambulansı arasanıza!”

( Deli Serpanın Maceraları 2- 40 Akıllıya Karşı başlıklı yazı AyşegülAktağ tarafından 20.09.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu