on iki can için
Doğarken; kan revan içinde doğduğumuz
Ölürken; tertemiz sularla arındığımız
Bu yaşamak ağrısını dindir
Esirgeyen ve bağışlayan Allah’ın adıyla
Bana bir nefeslik aldanış getir
Şimdi; ekşimiş, çürümüş hormonlu bir meyvedir yaşamak
Yüz yirmi üç nolu o hastane odasında
Heyecanla seni beklemektir
Kanserdir…
Kemoterapidir…
Pis bir ilaç tadıdır damakta
Ağrıdır...
Acıdır...
Bir zamanlar ayna karşısında saatlerce taradığın
Avuçlarına dökülmüş bir tutam saçtır
Sen bana çokça tevekkül
Çokça sabır
Son kullanma tarihini unutmuş
Acı bir gülüş getir
Bana çocuk sesleri ile çınlayan, cıvıl cıvıl bir dünya getir
Çocukları yutan o tuzlu denizleri değil
Çocukların neşeyle oynadığı bir su çağıltısı getir
Hayvanlara eziyet edilmeyen
Kadına zorla ilişilmeyen
O dupduru sulardan kana kana içiş getir
Rengarenk bir gök kuşağından
Bir çocuk masumluğunda
Güle oynaya geçiş getir
Getir ki...
Sussun bu acılar orkestrası
Bu barbar kıyım bitsin
Getir ki…
Gök gürültüsü gibi gürlesin
Lal çığlıklar
Hınçla, öfkeyle havaya kalksın o minik yumruklar
Dağılsın bu netameli ve puslu hava
O kırk ikindi yağmurlarla
Sırılsıklam bir ıslanış getir
Hayat işte…
Kimine zil
Kimine zül
Merdiven altı bir eşya gibi ucuz ve değersiz
İniltiler içinde bir savaş meydanı
Kanlı, terli ve kokuşmuş
Sen bana savaşların olmadığı
Çocukların ölmediği
Bir barış getir
Böyle susa susa…
Böyle kusa kusa…
Böyle yaşamaktansa…
Sen bana afili bir ölüş getir
(
Lal Çığlıklar başlıklı yazı
gölge06 tarafından
1.12.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.