Öyle coşkun var ki,
Cemaline daldım gittim Allah sevgilisi…
Söz pınarlarından içtim,
Dolunay’ına dokundum,
Gözümü seherinde açtım!
Aslan bir kedi,
Kurt bir kurtuluş…
Otlar halı-ipeksi,
Ağaçlar cennet sergisi…
Rüzgâr Âdem’den beri durmaz esiş,
Havva’sına sunduğu ferahlık!
Cebeli Rahme buluşma noktası
Istıraptan felaha eriş…
Arafat... Sonsuz merhamet,
Kâbe’den çekince soluk!
Tavaf eden yürek adımına kesiş
Dönüyor kâinatın sırlarıyla…

Nesillerdeki zincir,
Dolanmaya hazır Hacer’ül Esvet’te!
Cennet kokluyor,
Her âşık yediği hurmada!
Nasıl içiyor zemzemi,
Yemen köşesinden sorma…

Gel ne olur Allah'ın sevgilisi,
Seyret hallerimizi…
Sağında Bekir,
Solunda Ömer,
Önünde yüz yirmi bin sahabe…
Sana helallik vermiş,
Gör halimizi
Ve hayrımıza dua et...

Öyle fitneler dolar içimize,
Dışımız harabe…
Manevi rüzgârlara dayanmaz,
Vurdukça tokatlarla uslanmaz…
Perdeler açılsın,
Kıyamet tohumu atılsın,
Kâfirler ateşlerde dağılsın,
Müslüman belli olsun, münafıktan ayrılmış!

Ey mübarek Ali!
Ey Ehli Beyt, Hayber’in haydarı…
Ey Fatma’nın kocası,
Hasan Hüseyin’in babası!
Senin gibi yiğitleri arar olduk,
İlimleri yaşamaz, yutar olduk!
Küfrün cellâtlarına,
Kafamızı uzatır olduk!
Tek derdimiz madde, kılığında şeytan
Maskara olduk…
Özlem içimizde,
Bayat nefesimizde,
Senin selamın nerede?
İzlerini siler olduk...

Öyle bir âlemsin ki,
Harikasın…
Ruhunda geziniyorum
Biliyorum aradığım sensin!
Ben aciz ve sersem,
Günahkâr,
Sen içimde deryasın

Mahremim!

Ben kimim ki…
Tenimi yakan günah kırbacı tatlı,
Yemeğimde, yaşadığımda lezzet acı!
Eğer sen olmasaydın
Bu yemekte yenmezdi!
Sofra zengin
Dualar edilmezdi…
Bana yazdıran ilham
Senin ruhunun eseri…

Yaz ki... Çağlayan olsun ırmağım
Duru olsun, doğrult beni!
Pürüzsüz karlı Himalyalarım,
Aksın Hint okyanusuna…
Atsın Budist duygularımı,
Sahiplensin manevi hazlarını!

Ben bıraktım beni sana
Vuslatına duamda niyaz eder yüreğim
Titriyor…
Gönder seni seveni yanıma,
Beni de titretsin!
Seninle o Allah dostu… Hep seninle artik
Aksın temmuz çayı,
Gezinsin yüreğimde!
Kurumadan okyanusa,
Sonsuza ulaşsın…

Aynadır Mevla’nın rahmeti bizde,
Sergilenir ömür trendimizde…
Yavaştır lakin
Ölüm pusuda, yaşlanır tenimizde!
İnan aciz ve günahkârım,
Aşkına yakınlaşırken duçarım…
Bedenim hantal ve tembel,
Utanıyorum senin huzurunda hünkârım!

Elini ver Allah sevgilisi,
Bu giden Nuh’un gemisi…
Dağlanmış şer habisi,
Tövbeyle inler meclisi…
Alabora da bırakma beni!

…/Ruhunun okyanusunda sakla beni erdem
Dolaştırma şu dünya toprağında sersem!

Saffet Kuramaz

( Gel, Allah Sevgilisi! başlıklı yazı safdeha tarafından 5.01.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu