saklarım
sırlarımı karanlık gecelere,
gündüzler insafsız,
geceler yalansız.
ay doğmuştu
ufuktan,
korkar oldum
nedendir alacakaranlıktan.
inadına geç
kalır dost sandığım bulutlar,
dolunay ah
dolunay!
görmesin artık
gözüm muhteşem güzelliği,
hatırlatmasın
bana mah yüzlü sevgiliyi.
tenimde ayaz,
düşlerim ahraz.
rüzgârla
oynaşan yaprağın melodisi hüzündü,
sensiz geçen
ömürde bu kaçıncı güzündü.
haykırışlara karışır
korku dolu çığlıklar,
derinden
uğultular.
sarar ruhları
bir an tükenmişlik duygusu,
yitip gitme
korkusu.
düşüyor
yapraklar bir bir tutundukları daldan,
tükenen günler
gibi.
şekillenir
gölgeler bin bir desen içinde,
gölge değildi
resimler düşlerdeki sevgili.
düşlere dalan
akıl,
kalbi eylermiş
vekil.
vekile uyan
gönül çıkmaz yollara düştü,
sensiz geçen
ömürde bu kaçıncı düştü.
sancıdır
yüreklerde yalan olan sevdalar,
aşka mahkûm
aşıklar sanki kefenlenmiş mevtalar.
sıra sıra
kabirler,
ölmeden
ölenlerin sırlarına ererler.
kaçtığın bu
ıssızda sanma ki sona erer yüreğinde ki sancı,
büyülenmiş
aklınla avlamış seni avcı.
av olmuşsun
arsıza,
gönül çalan
hırsıza.
yarasaya av
olan kurbanın çığlıklarını dinle,
yüreğindeki
aşkla ister öl,
ister inle.
kalbimin her
köşesi sana ait bölümdü,
intizara el
açan iflah olmaz solumdu.
bu minvalde
her gece kabristanlık yolumdu,
sensiz geçen
ömürde bu kaçıncı ölümdü.
Mehmet Macit
10.11.2016
Dikili/İzmir