İnanılmaz bir süratle Türkiye gündemi değiş(tiril)iyor. Son bir hafta içerisinde Doğu ve Güneydoğu’da sokak terörü ortalığı ateşe verdi. DTP kapatıldı. DTP’nin bazı belediye başkanları gözaltına alındi. Gözaltına alınan Başkanların partilerindeki arkadaşları tehditlerle arkadaşlarının yanında yer aldılar. Askeri mahalde aramalar yapılıyor. Arama yapıldı mı, yapılmadı mı? 8 asker gözaltına alındı. Tekel işçileri eylemleri ve bunlara işçi sendikalarından gelen ciddi destekler. Bütün Türkiye’de eylem kararının alelacele çıkarılması.
Ülkemizin üzerinde karabulutlar gibi dolaşan bu meş’um hadiseler bana 28 Şubat öncesi havayı hissettirdi. (O dönem 28 Şubat’ı körüklerken 40 katrilyon parayı bankalardan hortumlamışlardı). Acaba birileri bir yerlerden dürtme neticesinde harekete mi geçti de bütün bu olanlar bu kadar hızlı bir şekilde cereyan ediyor. Yoksa birileri birtakım açıklarını örtbas etmek maksadıyla bütün bu olan biteni körüklemeye mi çalışıyor diye düşünmeden edemiyorum. Sendika ağalarının ( sendikacı olduğunu söyleyen ancak sendikadan usulsüz kazanç sağlayan işçi düşmanı hırsızlar) bu günlerde ortaya çıkan usulsüzlüklerine bakınca, sanki dikkatlerin başka taraflara çekilerek, kamuoyunu yanlış yönlendirmek için şovenizme varan açıklamalar, pek masum gelmiyor.
Neden diyeceksiniz? Çünkü 19 yıl başkanlığını yaptığı sendikadan, başkanlığı bırakıp milletvekili olduktan sonra, usulsüz bir şekilde işçini kesintilerinden 434 bin tl para alan bir adam var. (Bayram Meral) Bu adam Sendika başkanlığı döneminde ne aldı verdi onu bilmiyoruz. Bu rakam milletvekilliği yaptığı dönemde sendika ile hiçbir hukuki bağı olmamasına rağmen sendika yetkilileri tarafından kendisine yapılan ödemedir. Bu bilgiler Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın görevlendirdiği bilirkişi raporunda yer alıyor.
Sendika yetkililerinin, bu yolsuzlukların gün yüzüne çıktığı bir zamanda, tekel işçilerinin yaptığı eylemlerde mağdurlara bu denli (Türkiye çapında eylem yaparak) destek olmaları akıllarda bir yığın soru işareti oluşturuyor. Çünkü daha önce özelleştirilen Türk Telekom’dan kitlere aktarılan o dönemin mağdurlarına-sayıları çok daha fazla olasına rağmen- hiçbir müdahale yapılmazken, onlar için kılını bile kıpırdatmazken bu gün bu olanlar yapılan bu destekler pek inandırıcı gelmiyor.

‘’Çok belirgin organize usulsüzlük’’ olarak kayda geçen bu raporda, ayrıca şunlar yer alıyor aynen aktarıyorum:

Yol-İş’deki akıl almaz vurgun Başsavcılığın atadığı bilirkişi tarafından da tespit edildi. Meral’e 435 bin lira usulsüz ödeme yapıldığı belirlendi:

KIYMET SEZER ANKARA

19 yıl başkanlığını yapan CHP İstanbul Milletvekili Bayram Meral’e oğlu Mustafa Meral’in adıyla yaklaşık 5 bin lira aylık verdiği ortaya çıkan Yol-İş Sendikası, zor günler yaşıyor. İşçinin parasının usulsüzce harcandığına yönelik denetim kurulu raporunun ardından soruşutrma başlatan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın görevlendirdiği bilirkişi “çok belirgin organize usulsüzlük” tespit etti. Yol-İş Başkanı Ramazan Ağar ve Genel Sekreter Tevfik Özçelik birinci dereceden sorumlu tutuldu. Bilirkişi, CHP’li Bayram Meral’e danışmanlık kıyağını ise 434 bin 588 TL olarak hesapladı.

ÇOK BELİRGİN USULSÜZLÜK

Ankara Başsavcılığı’nın, emekli Bayındırlık Bakanlığı Başmüfettişi Erhan Erdoğan, emekli Sayıştay Denetçisi Oktay Avşar ve emekli Sayıştay Uzman Denetçisi Mehmet Kuşçu’dan oluşturduğu bilirkişi, Yol-İş’in 2003-2008 arasındaki hesaplarını inceleyerek hazırladığı raporu 19 Kasım’da sundu. Raporda sendikanın bilgi ve belge sakladığı belirtilerek incelemenin, “çok belirgin usulsüzlüklerin tespiti ile sınırlı kaldığı” belirtildi. 119 sayfa ve 18 klasörden oluşan raporda, star’ın daha önce gündeme getirdiği CHP’li Bayram Meral’in oğlu Mustafa Meral’e danışmanlık maaşı, sahte ve şişirilmiş faturalar gibi iddiaları teyid eden şu usulsüzlüklere dikkat çekildi:

SENDİKA KASASI AVANSLA DELİK DEŞİK

Sendika defter ve kayıtları mevzuata aykırı ve denetimi güçleştirecek, engelleyecek şekilde tutuldu. Sendika kasasından yüksek miktarda avanslar çekildi. Avans hesabı, düğünlerde altın alımı, gün parası toplanması, kooperatif aidatı ödemesi, seyahat harcamalarının karşılanması gibi şahsi harcamaları karşılamak üzere kullanıldı.
Hiçbir açıklama yapılmaksızın toplu avanslar da verildiği gözlendi. 6 yılda yaklaşık bin kişiye toplam 77 milyon 438 bin 867 TL avans kullandırıldı. Sendikada halen Genel Sekreterlik görevini yürüten Tevfik Özçelik’in 3 yılda kullandığı avans, 194 bin 657 TL olarak hesaplandı. Aynı şekilde dönemin Genel Eğitim Sekreteri Kenan Özsüer, 161 bin 241 lira avans çekti. Avans hesabında gösterilen bu ödemelerin toplam tutarının 1 milyon 17 bin 385 TL olduğu belirlendi.

OĞUL MERAL’E 434 BİN TL ÖDENDİ

Bilirkişi raporunda CHP’li Meral’e yapılan ödemelere de bir başlık altında yer verildi. Sendikanın önce Bayram Meral, ardından da oğlu Mustafa Meral’le danışmanlık sözleşmesi imzaladığı anımsatılan raporda, Mustafa Meral’e danışman olarak yapılan toplam ücret, ikramiye, kıdem tazminatı ödeme tutarı 434 bin 588 TL olarak hesaplandı. Raporda, “Mustafa Meral’le yapılan sözleşmenin muvazaalı bir işlem olduğu, bu işlemle milletvekili olması nedeniyle genel başkanlıktan ayrılan Bayram Meral’in sendikadan aldığı maaşın devam ettirilmesinin amaçlandığı anlaşılmaktadır” dendi.
Yılda 387 gün harcırah aldılar
Sendikanın Çimtaş A.Ş’den alınan şapkalar için fazla para ödeyerek zarara uğratıldığı, gerçeğe aykırı fatura düzenlendiği, bazı faturaların yanıltıcı belge olarak değerlendirildiği, sahte faturalarla kayıtdışı harcamaların gizlenmeye çalışıldığı belirlendi.
• Yolluk ve harcırahlar, bazı yöneticilerle 365 gün tahsil edilerek, sendikanın 455 bin 987 TL zarara sokulduğu, Genel Başkan Ramazan Ağar’ın 38 bin 500 TL, Genel Sekreter Tevfik Özçelik’in ise 58 bin 900 TL bu şekilde haksız kazanç elde ettiği tespit edildi.
• Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Vergi Denetmeni 297 damgalı raporda ise, dönemin Genel Başkanı Fikret Barın’ın 365 günden oluşan bir tam yılda 370 gün, Hüseyin Baykal’ın bir yılda 387 gün, Nuhi Çelebi’nin 379 gün yolluk aldığı tespit edildi.
• İstanbul Zeytinburnu’nda 6.3 milyon dolar bedelle 2 bin 159 metrekarelik arsa alımı işleminde de usulsüzlükler tespit edildi. Sendikanın, 1 milyon 617 bin 250 TL fazladan para ödeyerek zarar ettirildiği saptandı. Arsanın piyasa değeri ile alım değeri arasında da 3 milyon dolara yakın fark olduğuna dikkat çekildi.
100 binlik Mercedes’i 60 bine satmışlar
Raporda, sendika yöneticilerine kasko değerinin altında düşük fiyatlara sendika araçlarının satılmasına da yer verildi. Bu kapsamda, Bayram Meral’e 60 bin TL’ye satılan 06 BM 194 plakalı Mercedes E 320 marka 2003 model makam aracının kasko değerinin 106 bin 955 TL, defter değerinin ise 73 bin 911 TL olduğu bilgisine yer verildi.
Genel Sekreter Tevfik Özçelik’in de aralarında bulunduğu diğer sendika yöneticilerine ise Mercedes marka araçlar, 83 bin TL kasko değerine karşılık 30’ar bin TL’ye satıldı. Araç satışları dolayısıyla sendikanın araçların kasko değerine göre 364 bin 475 TL zara sokulduğu belirlendi.
( Eylem Bahane, Vurgun Şahane başlıklı yazı yasin-tepe tarafından 29.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu