Ne kızarsın be
güzel? Bil ki bu aşk Hay’dandır.
Seni üzen
dillerim özümdeki huydandır.
Kalbimi vuran
oklar göze desen yaydandır.
Yol bekleyen
bu kula usul usul gel yeter,
Aşkınla yanan
kalbi kül olmadan bul yeter.
Beni, nefsine
esir deli, dolu er sanma.
Katılaşmış
kalbinin yasaklarına kanma.
Sonradan eyvah
deyip sende ben gibi yanma.
Şu biçare
gönlümün arzusunu bil yeter,
Gönlümdeki
saraya sultan olup dol yeter.
Görmeden gül
cemalin inan bu kalp boş idi.
Ömrümün
sonbaharı emin ol ki loş idi.
Beni derinden
yakan gözünde ki kaş idi.
Biçimli
ellerinle gözyaşımı sil yeter,
O siyah
gözlerinle bu aşığa gül yeter.
Düşlere salma
beni, çabuk geçiyor zaman.
Yaralı şu
kalbime sende bulunur derman.
Bu aşkın
çıkmazında bana olasın mihman.
Kanayan
yüreğime lebindeki bal yeter,
Ölümsüz bir
aşk için sevgi dolu dil yeter.
Aklım aldın Hayırsız, istemem senden başka.
Yaşanacak gün
varsa engel koyma bu aşka.
Günahı olmaz
aşkın doysun bedenler meşke.
Aşk dolu arzularla
kollarımda ol yeter,
Dokunmam bil
ki sana, yakınımda kal yeter.
Gecem gündüzüm
aynı, gözüm dalar engine.
Bu fakiri hor
görüp umut verme zengine.
Gönül bir kez
sevdimi bakmaz tenin rengine.
Özlem dolu
ruhuma kokun sinmiş yel yeter,
Gönlümün
kapısını geldim diye çal yeter.
Ne evlat, ne
bir kardeş, herkes kendi yolunda.
Adama
hayatını, kimse durmaz kolunda.
Sarıldıkça
boynuma ukde kalmaz solunda.
Aşka düşen
Macit’e bir selamı sal yeter,
Ulaşmak için
sana derme çatma sal yeter.
Mehmet Macit
11.07.2017
Dikili/İzmir