Çanakkale'de 15 yaşındakiler savaştı düşmanla.
Bugün de savaşıyor 15'liler.
Yarın da savaşacak.
Düşman aynı ama bizde aynıyız.
Bunu 15 Temmuz'da gördük.
Birlik olabiliyoruz ve düşmana el ele kol kola karşı koyabiliyoruz.
Suriye değiliz
Irak hiç değiliz.
Mısır da değiliz.
Biz hep birlikte Türkiye'yiz.
Trabzon'un Maçka ilçesi...
Terör saldırısı...
İki şehit; biri polis, diğeri 15 yaşında bir çocuk...
Rabbim onlardan razı olsun.
Eren BÜLBÜL...
15 yaşındadır.
Şehittir.
Çanakkale'deki 15' liler gibidir o da.
Düşmana dün onlar yol vermedi, bugün de Eren...
Bu ülkenin çocuğu bile kahramandır.
Ne söylersek onun kahramanlığını ifade etmeye kafi gelmez.
Hem taş atmamıştır polisine, askerine...
sövmemiştir ülkesine.
Ekmek yediği toprağına ihanet etmemiştir.
Su içtiği çeşmesini, soluduğu havasını kirletmemiştir.
Şehit olarak ebedi aleme irtihal etmiştir.
Bundan daha büyük bir paye mi var?
Hainlerin çoğaldığı, ihanetlerin arttığı, vatanı satmanın moda olduğu, vatana kurşun sıkmanın marifet sayıldığı bir zamanda dik durabilmenin ve bu vatanın gerçek evladının kendisi ve kendisi gibiler olduğunu ispat etmiştir Eren.
Bu vatan sana minnettar Eren.
Molotof yoktur elinde.
Bomba yok.
Silah yok.
Vatana kurşun sıkanlara karşı koymuştur.
Yüreği kocamandır.
Ve çocuktur Eren.
Sosyal medyadaki hesabında yapmış olduğu paylaşımı, Eren şehit olduktan sonra herkesçe etiketlenip ona saygı olsun diye paylaşıldı.
"Biri
de çıkıp demiyor ki;
Eren iyi ki
varsın!"
Daha neler göreceğiz?
Nelere şahit olacağız?
Çocuklarımızı kaybediyoruz; gencecik öğretmenlerimizi, siyasi parti üyelerimizi...
Eren'in ne zararı vardı size.
Necmettin Öğretmen'in.
Yasin Börü'nün...
Kimseyi dışlamamak lazım, kimseyi ötelememek...
Bu Kürt'tür diye horlamamak, bu Alevi'dir diye hakir görmemek...
Her türlü siyasi fikre saygı göstermemiz lazım...
Her türlü mezhebe...
Her türlü dile.
Hepimiz birlikte büyüğüz ve güçlüyüz düşmana karşı.
Bunu 15 Temmuz'da gördük.
Kimsenin sen ben derdi yoktu; herkes ülkesinin derdindeydi.
İşte bu yüzden Eren'in yalnızlığını kimseye hissettirmemiz gerekir.
Bir çocuğumuzu bile oyun dışında tutmamamız, kapı önüne koymamamız, dışlamamamız gerekiyor.
İyi ki varsınız ülkemin çocukları.
Öğrencilerim...
Kardeşlerim...
Küçüklerim...
Bunu kalben söylüyorum:
İyi ki varsın Eren.
Dün hiç kimse söylemiyordu bugün bütün Türkiye söylüyor.
Geç belki de ama olsun:
"İyi ki
varsın Eren, iyi ki..."