Ağlama Vakti
Topladım duygularımı
Artık bu şehirden gidiyorum uzaklara
Bıraktım arkada yılların tortularını
Sevinsin yüzüme zoraki gülenler
Zoraki selam verenler sevinsin artık
Gidişim bayramınız olsun ey yalancı dostlar
Kırın kadehlerinizi peşimden
Meze edin içkinize benimle geçen anlarınızı
Gülün katıla katıla
Ne enayiydi deyin
Ne aptaldı deyin
Lakin anlamadı sanmayın gözlerinizdeki nefreti
Sözlerinizdeki yalanları anlamadı sanmayın
Üzüldüğünüzde yapmacık ifadeler vardı yüzünüzde
Benim için sevindiğinizde derin bir kederdi aslında yansıyan
Siz sevemediniz beni
Sevemediniz çizgimi
Duruşumu sevemediniz
Siz hep dolambaçlı yolları sevdiniz
Develeri sevdiniz boynu eğri diye
Riyakârları sevdiniz birkaç kelimelik methiyeler için
Zalimleri sevdiniz emin olmak için zulümlerinden
Ateşlerinde ısındınız Neronların
Gökten hakaretler yağarken yağmur yerine
Ellerinizle alkış tuttunuz şiirleri susturan martılara
Topladım bavulumu
Artık bu şehirden gidiyorum uzaklara
Sizin olsun şimdi bu şehir
Gönlünüzce tepinin artık karanlığı kutsayan ayinlerinizde
Sahte ilahlarınıza kurban edin insanlığınızı
Ey Nemrutlara ateş taşıyanlar
Ey Firavunlara göz olan gözler
Ey Tiranların, Bel'amların, Tağutların gözdeleri
İbrahimleri yakmaz sizin ateşleriniz
Musalar Kızıldeniz'i çoktan yarıp geçti karşı kıyıya
Ey öz isimleri unutulup Ebu Cehilleşenler
Unutun adınızı
Size zaten isim vermiş mazlumlar
Daha münasip olmuş yeni isimleriniz
Çiiz deyin poz verirken celladınızın koynunda
Gülümseyin
Zira çıktığında mazlumların ahları
Size de gelecek ağlama vakti
Çok yakında hem de çok
Bekleyin