*Milli heyecan, evrensel güven, bireysel mutluluk hakkında*
Şişirilmiş ve varoluş gereği ve gerçeğinden uzaklaş(tırıl)mış her kavram, değer, olgu; yaşamla olan bağımızı zedelemektedir.
Gece tedirgin yatıyor ve gündüz yorgun, umutsuz ve endişeli uyanıyorsanız, güne (1-0)
yenilmiş başlıyorsunuz demektir.
Satrançta yenilen moral değerlerini bozguna uğratmışsa, bu donanımla masa tenisi de oynasa yenilgiyle tanışacaktır.
Bireylerin, toplumların; psikolojik ve sosyolojik hücre yapılarını, eğilimlerini, zaafiyetlerini çok iyi bilen küresel aktörler; bu açığı ve zayıf noktaları sistematik olarak çok iyi değerlendirerek, kendi beklentileri adına çıkar amaçlı kullanabilmektedir. Bu da bir nevi, bilimsel yöntem, veri ve gücü, amacı dışında kullanmaktır. Nükleer güçten füze ve bomba yapmak gibi.
Bireysel beklenti ve menfaatler, politik ve kurumsal kazanımlar, ideolojik ve inanç tabanlı girişimler bir noktaya kadar önemsenebilir.
Bunların ötesinde ve üstünde; birlikte onur, gurur ve milli heyecan, coşku, güven duyabileceğimiz ortak değerler, planlamalar, yatırımlar, girişimler, paylaşımlar olmalıdır.
Bir savaş, afet ya da olağanüstü durumda nasıl ki birlikte üzülüp tepki verebiliyorsak, aynı birlikteliği olumlu ve kalıcı çalışmalarda gösterme çabası, bizi büyük millet olma yoluna sevk edecektir.
Çin'den savunma sistemi alma girişimimiz ekonomik yaptırım sopasıyla engellendi.
Rusya'dan S400 füze savunma sistemi almamız durumunda, olmayan müttefikliğimiz daha da bozulacak gibi görülüyor.
Bu sistemleri kendimiz yapamadığımızın üzüntüsü ve ezikliğinden vazgeçtim, kendi paramızla döviz çıkışı yaparak satın alma irademize bile ipotek koyabiliyorlar.
Bu durum beni çok derin düşünce, üzüntü ve sorgulamalara yöneltiyor.
İdari mekanizmanın ve tüm yurttaşların milli bilinç ve heyecanla öncelikli gündemi:
Kültür, edebiyat, hukuk, ekonomi, felsefe, bilim ve teknoloji olması gerekirken ne tür çelişki ve tutarsızlıklarla zaman tükettiğimiz aşikar.
Bu olumsuzluklardan tek tek tüm bireyler sorumlu olduğu gibi, idari yönetim mekanizmasına da olağanüstü bir performans, azim, özveri, feragat ve planlama görevi düşüyor.
Domates, patates, soğan ve ekmek zamları, çocuk ve hayvan katliamları; ana gündem maddelerimizin önüne geçmesi, hepimizi yürekten yaralıyor, bağlıyor.
Bir daha miskin miskin oturmamak üzere, topyekün ayağa kalkmamız gerekiyor.
Suçlu olarak değil; kucaklaşmak, çalışmak ve birlikte yürümek için.
Ha gayret!!!...
05.07.2018
Ali Rıza Malkoç
#armozdeyis
(
Milli Heyecan, Evrensel Güven, Bireysel Mutluluk Hakkında başlıklı yazı
Ali R.MALKOÇ tarafından
5.07.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.