M. NİHAT MALKOÇ
Bundan sekiz yıl evvel, 13 Ocak 2012
tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti(KKTC) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı
kaybetmiştik. Ömrünü bağımsız Kıbrıs davasına hasreden merhum Denktaş, büyük bir
devlet adamı ve babacan bir insandı.
Adı Kıbrıs'la özdeşleşen merhum Rauf
Denktaş, gençliğinde Beşparmak Dağları’nda canı koltuğunda gezen yılmaz bir
direnişçiydi. Şimdi Beşparmak Dağları ona ağlıyor. Sadece Beşparmak mı? Kerkük,
Musul, Azerbaycan, Türkmenistan, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Batı
Trakya, Doğu Türkistan, Kırım; kısacası bütün Türk yurtları ona ağlıyor. Zira
o, ömrü boyunca esir Türk yurtlarının bağımsızlıklarını kazanması için içten dua
etmişti, çok kere de orada zulüm gören soydaşlarımız için gözyaşı
dökmüştü.
Rauf Denktaş deyip de geçmeyin. O, iç ve dış siyasette çok
önemli bir markaydı. Çakalların köşe başlarını tuttuğu bu dünyada dik, diri ve
iri durmanın sembolüydü. Türk dünyasının özü sözü bir, dev liderlerindendi. O,
aşılması mümkün olmayan ulu bir dağdı Kıbrıs’ta. Kurtlar sofrasında payına
düşeni almanın haklı mücadelesini veriyordu. Ateşten bir gömlek giymişti
sırtına. Gerçeklerin sınırlarını zorlamış, çoktan aşmış bir efsaneydi o...
KKTC’yi kurmuş, dünyaya tanıtmak için çok mücadeleler vermişti. Tabir caizse o,
Kıbrıs’ın Atatürk’üydü. O, ömrü boyunca millî değerlerin arkasında adeta bir
kale gibi durmuştu. Yüreği Anadolu’yla bir atıyordu. O, Kıbrıs’ın haklı
davasını tüm dünyaya duyurmuştu.
Denktaş'ın ölümüyle Türk dünyasının bir koca çınarı daha
devrildi. Kıbrıs, İngilizlerin sömürgesi iken o, Dr. Fazıl Küçük’le bağımsızlık
mücadelesini başlatmıştı. Gözü dönmüş EOKA’cı Rumlara karşı direnişte bulunmak
için Türk Mukavemet Teşkilatını o kurmuştu. Kıbrıs’ın bağımsızlığı uğrunda her
gayreti göstermiş, defalarca ölümle yüz yüze gelmişti. O zaman başlayan haklı
Kıbrıs mücadelesi son nefesini verene kadar sürmüştür. O, 20 Temmuz 1974 Barış
Harekâtı’ndan sonra kurulan KKTC’nin kurucu cumhurbaşkanı olmuştur.
Onun yokluğunda Akdeniz mahzun, biraz da yetim… O, ömrü boyunca
çok ağır bir yükü sırtlamıştı. Bu yük bir ömür boyunca omzundan inmemişti. Yüreğiyle
bir destan yazmıştı o… O; yıldızı kucağına alan hilali, Kıbrıs adasının
ufuklarında dalgalandırmıştı.
Mazlum
milletlerin örnek aldığı bir liderdi merhum Rauf Denktaş… Yaser Arafat Filistin
için, Aliya İzzetbegoviç Bosna Hersek için ne ifade ediyorsa Rauf Denktaş da
Kıbrıs için aynı şeyi ifade ediyordu. Üçü de mazlum halkların mücadelesine
adamışlardı kendilerini.
88 yıl dile kolay… Bu bereketli ömür Kıbrıs davasına
adanmıştı. O, Türk milletinin gönlünde ve vicdanında taht kurmuştu. O, bu
toprakta yattıkça bu toprak Türk’ün kalacaktır.
KKTC’nin kurucusu Rauf Denktaş tarihî bir şahsiyetti. O,
kendini çok iyi yetiştirmiş bilge bir insandı. Dürüsttü, çalışkandı, nazikti,
cesurdu, irfan, izan ve şahsiyet sahibiydi. Uluslararası siyaseti çok iyi
biliyordu. Denktaş, kalemi güçlü bir yazardı. Birçok eser kaleme almıştı.
Gazetelerde, özellikle Yeniçağ gazetesinde, yüzlerce yazısı yayınlanmıştı. O,
aynı zamanda iyi bir fotoğraf sanatçısıydı. Fotoğraf makinesini yanından hiç eksik
etmezdi.
Merhum Rauf Denktaş çok görmüş geçirmiş bir insandı. O,
doğumundan ölümüne kadar yaşadıklarını “hatıralar” şeklinde ifade etmiştir. Boğaziçi
Yayınları bunları “Rauf Denktaş’ın Hatıraları” adı altında on cilt halinde bir
araya getirmiştir. Bu dev eser KKTC tarihini yazacak kişilerin birinci başvuru
kaynağı olacaktır. Bu hatıralar, Kıbrıs davasının izini sürecek kişiler için
vazgeçilmez bir eserdir. Onun Kıbrıs’la ilgili daha birçok eseri mevcuttur.
Denktaş,
üzerine gelen dünya devletlerine karşı büyük bir mücadele vermiştir. Uzun ve
bereketli ömrünü Kıbrıs davasına adayan KKTC’nin kurucu cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş 88 yaşında vefat etmişti.
KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, 17 Ocak 2012 tarihinde Cumhuriyet
Parkı’nda dualar ve gözyaşlarıyla toprağa verilmişti. Merhum Rauf Denktaş,
şimdi canından çok sevdiği KKTC topraklarında sonsuzluk uykusunu uyumaktadır.
Uğruna ömrünü tükettiği topraklar ona yatak, masmavi gökler ise yorgan olmuştur.
Büyük liderlerin yerini doldurmak çok zordur. Onlar bu fani
dünyaya belli vazifelerle gönderilmiş müstesna insanlardır. Bunlardan biri olan
Rauf Denktaş’a Allah’tan rahmet diliyoruz. O hep gönlümüzde yaşayacak. Onu
hiçbir zaman unutmayacağız. Ruhu şad olsun.