Aloo
Hırdavatçı
Bir kalem al eline
Aç sipariş defterini
İçim doldu ama acılar dışarı taşıyor
Acılara paslanmaz bir şamandıra
Hasretin etrafına sarayım bir top
dikenli tel yaz
Yere düşmüş yıldızları toplamak
için
Bir tane tırmık
Gölgede kalan güneş üşümesin
üstüne branda
Bir faraş ve birde süpürge
Kırılan anılar bir daha kırıldı
içimde
Sen al camların ölçüsünü
Beynim gıcırdıyor hırdavatçı
Düşüncelerim paslanmış
Bir parça zımpara bir de makina
yağı getir
Gözlerimdeki musluklar contadan sızdırıyor
Bir boru anahtarı
Çin malı olmasın lütfen hırdavatçı
Yüzümde ki gülücük desenli duvar
kağıdı kavlamış
Çokça tutkal
Bir galon silikonlu mavi boya
Bir haber alırsam
Gökyüzünü umuda boyayacağım
Ela gözlerinin önüne kucakla gelincik çiçekleri sereceğim
Bir tane de orak
Ha birde çıkrık
Gelirse
İçime düşmüş mutluluğu çıkaracağım
Tez gel hırdavatçı tez gel
Adresi biliyorsun
Aynı, unutulmuş mahallede harabe
sokaktayım