...ne güzel unutmuştum 65 yaş emekli biri olduğumu her şey yolunda ve güzel devam ediyordu ta ki bu sabah öylesine minibüse atlayıp alışverişe gitmeye karar verdiğim ana kadar , meğer saat 09.00 muş ve ben 10.00 dan önce eve mahkum olarak dışarı çıkmamamalı y mışım evde saatin gelmesini beklemeli y mişim , önce şaka mı bu ? der gibi bakındım , genellikle sabah akşam gün içinde sürekli arabamızla çıkıp dolaşıp işimizi gördüğümden alışkanlık olmuştu , ilk kez bu sabah minibüsle gitmeye karar vermiştim , minibüs geldi fakat kart basmıyor ,bir iki üç olmuyor,şöför ona kadar deyince ben de zannediyorum ki on kez bas işlem görür , ne kadar masum saf sabah mahmurluğu içinde olmalıyım ki bir yolcu hatırlattı amca sizin 10.00'a kadar dışarı çıkmamanız lazım..'' ve arkasından şöför de ''..abi bunu biliyor olmalısınız size kısıtlama devam ediyor..'' , ufff yaa ! bunları duymak acıtıcı ve bir tuhaf hissettim ,dışlanmış ötekileştirilmiş farklı bir insan muamelesi görüyordum , Allah'tan sakin ve anlamaya çalışan bir durgunluk içindeydim , kös kös , mos mor tabi minibüsten inmiştim , neyse , tamam , doğru ve yerinde bir uygulama herhalde dedim ama kendi içimde şunu sorgulamadan edemedim , saat 10.01 de ne değişiyor ? yani 10.00 dan sonra ne değişiyor , ben gürbüz zıpkın gibi sağlıklı dışarı çıkmışsam , iki büklüm öksürük tutan çok yaşlı bir halde değilsem bu neyin sınırı !? , neyse ya ! fakat gerçekten 65 yaş içinde olduğumu uzun zaman oldu hem unutmuş hem mutlu sağlıklı dinamik gayet neşeli hal içindeyken bu sabah hatırlatanlar yüzünden sabah moralim sıfır oldu , yine içime kıvrıldım , mutsuz ve canı sıkkın kalbi incitilmiş olarak markete doğru yürümeye başladım , böyle bir engelli , kısıtlı biri olduğumun yüzüme çarpılmasını kaba ve sıkıcı , dehşet olumsuz görüyordum , yine de kural kuraldır devletim için toplumsal güzellikler için razı olmaya seve seve dikkat ederim , itirazım kendi içimde insanız ve duygularımız yaşıyor , buradayız ve titizlikle temizlikle ve özenle hayatımızı devam ettirme bilincindeyiz inşaallah , sonuçta alışverişimi yaptım yürüyerek eve dönmüştüm yorgun bir savaşçı gibi , hatta bozguna uğramış ordunun bir neferi gibi , iyi ki giderken ocağa çay koymuştum dem kokusu yayılmış mutfağa işte şimdi oldu dedim , her şey bir yana az sonra içeceğim çay keyfim bir yana....

17.08.2020
Mustafa KAYA
( Hatırlamak Bazen Acı başlıklı yazı cirik tarafından 20.08.2020 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu