NOT
: Belediye ötobüsüne ilk bindiğim 9 yaşında yıl 1963 , yazı o yılları dile
getirir.
...beştepe mahallesinin güzel
insanlarının çilesidir bir türlü gelmez olan otobüsü beklemek , mahallenin içinden
geçen otobüsü durağa geldiğimde az sonra bindiğimi hatırlamıyorum, Asım
bakkalın önüydü otobüs durağı , gerek hafta sonları gerekse hafta arası Ulus
veya Kızılay’a gitmek için beklerdik , bir türlü gelmez olurdu otobüs ,
bakardık uzaktan o kırmızı rengi ile Orman Müdürlüğüne doğru uzanan yola , ve
beklemekten canımız çıkardı ,öyle canımız yanardı ki, artık kimimiz bel
ağrılarına , kimimiz bakkal Asım abinin dükkanına sinirli sinirli girip çıkma
nöbetlerine tutulurduk, bakkal Asım abi'yi şimdi hatırlamaya çalışıyorum da ne
sabırlı geniş görüşlü ve herkese aynı renkte ve tonda ve frekansta yakın olur
hiç kızmazdı , aslında durağın kalabalığı ona ticari bir canlılık ta verirdi ,
bağırtı çağırtısını hiç bilmem ,ama az ileride köşede Haşim bakkal abinin
sevimli babacan hoş sohbet yüzü kadar arada bir kükremesi olurdu, konuşmalarını
anlamak için iyi takip etmek dikkat kesilmek gerekirdi tabi zihniniz çok yorulacaktır , evet hala otobüs
gelmedi kaç dakika oldu 45 dk. durak giderek de kalabalıklaştı , zaten gelen
otobüs oflaya puflaya her tarafı gıcırdayan , ha bozuldu bozulacak yaşlı iki
büklüm olan bir otobüs , zengin muhitlere daha sıhhatli genç caf caflı
otobüsler verildiğini bilirdim , neden mi ? Kızılay’da mahalleye dönmek için
beklediğim durakta öyle güzel otobüsler görürdüm ki(yıl 1970) bizim mahalleye
gelenlerin hepsinin eski oluşu aşikar belliydi , mahallemiz istimlak (yıl 1997)
edilinceye kadar da öyle devam etti , neyse 55. dk.sonunda nihayet göründü kırmızı
renkli otobüs, bakkal Haşim abinin o köşeden çıkışından beli yine doluydu ,
orman müdürlüğü lojman sakinleri yukarıdan biniyorlardı haliyle , evet nihayet
dolu otobüse dolu dolu biniyoruz, ağır hantal otobüs havalar çıkartarak ,öksüre
öksüre ağır aksak mahallemizin içinden geçerek Şenyuva evleri arasından
Sofuoğlu ilkokulu önünden ana asfalta ulaşırdı , atlı spor kulübü , konya
asfaltı,İsrail evleri ,Beşevler ,Tandoğan ,Maltepe , Kızılay ,Sıhhiye, Opera ve
Ulus son duraktı . O yıllarda otobüs ücreti ayakta arada dolaşan biletçilere
verilir ve aldığımız bileti ininceye kadar saklamalıydık , çünkü apansız
şekilde ileride kontrolör biner bilet kontrolü yaparlardı , biletsiz olana ne
yapılırdı bilmiyorum ama herhalde cezalı bilet alması istenirdi , onca yıl
kalabalık kalabalık otobüslerle gittik geldik , fakat her nedense mutluyduk
fakat çok mutluyduk o izdiham içinde hiç kavgaya kabalığa itirazlara
rastlamadım , onca zaman bekle bekle gelmez otobüsü üstelik dolu haliyle binmek
zorunda kal ve üstelik dökülüyor her yanı ile bir otobüse mahkum ol , geldi ya
, bindik ya her şeye değerdi duygusu kanaatkarlığı içindeydik, şimdi şu
satırları yazarken bile canlanıyor gözlerimin önüne geliyor olanlar hatta
bakkal Asım abinin bitmek üzere olan ağzındaki sigara ile otobüse baktığını
bile ...
Mustafa kaya
16.11.2020