Sami hocam seslenmiş, nerede bizim Adem,
Çılgın gibi yazarım! kan çıkar Sami Hocam.
Çağırdınız buyurun, edelim elbet kelam,
Saatler tek noktada, an çıkar Sami hocam.
Kurt bırakmaz yurdunu, kazanı yakan odur,
Merak ki bilmeyene, insanı yıkan odur,
Yönümüz hep güzele, damarda akan odur,
Bizi böyle söylettin, tün çıkar Sami Hocam.
Maksat ustayı bulmak, gizli gizli izlerim,
Firakın etrafında, sökün tutar dizlerim,
Acemiyi kirletir, koştuğumda tozlarım,
Ustaların peşinde, can çıkar Sami Hocam.
Karışık bizim işler, hesap kitap karışık,
Ay sonunu beklerken, dudaklarım buruşuk,
Erken kocadım hayrı, yanaklarım kırışık,
Bizim sus oluşlardan, nan çıkar Sami Hocam.
Ben uzakta değilim, sizlerdedir gözlerim,
Sadece yorumda yok, o nüktedan sözlerim,
Kitap olmayı bekler, aklımdaki tezlerim,
Dertlerimi sayarsam, ton çıkar Sami hocam.
Musa Fikret ve Erol, maşallah yazıyorlar,
Belki de içten içten, bizlere kızıyorlar,
Sözcüklere sus olup, şiirle eziyorlar,
Bende başlarsam şimdi, gün çıkar Sami Hocam.
Demirden mi korkarım, orak tırpan eldeymiş,
Yağmasan gürlüyorsun, ne diyorsan dildeymiş,
Çok serap görüyorsun, sanki her gün
çöldeymiş,
Madem kayıp olmuşsun, yön çıkar Sami Hocam.
Narin söyler kalemim, incitmeden kırmadan,
Elbette yazıyorum, gece gündüz durmadan,
Hiç olur mu sizleri, gün içinde görmeden,
Geniştir yüreğimiz, han çıkar Sami Hocam.
Elbette usta çırak, durmadan atışırız,
Kim meydana çıktıysa, çay olur katışırız,
Herkes horozum sanar, hepimiz ötüşürüz,
Assolistler sahneye, son çıkar Sami Hocam.
Adem'de ihtişamdır, elbette ki tevazu,
Her vakit yazsam derim, budur bendeki arzu
Sevgi saygı ekerek, gönüller yapmak mevzu,
Böyle naif yürekten, ün çıkar Sami Hocam.
Adem Efiloğlu