ÞULE YÜKSEL ÞENLER 'ÝN DÝLÝNDEN TÜRKAN ÞORAY

Ýlk gençlik yýllarýmýn en meþhur haným yazarlarýndan birisiydi.Müslüman genç kýzlar onu örnek alarak yetiþirlerdi. Romanlarý elden ele dolaþýrdý. Huzur Sokaðý isimli romanýný üniversite sýnavlarýna hazýrlanýrken bir gecede okuyup bitirmiþdim. O kadar etkilenmiþtimki roman kahramanlarýnýn isimlerini çocuklarýma isim olarak koydum. Huzur Sokaðý yýllar sonra "Birleþen Yollar"ismiyle beyaz perdeye aktarýlmýþtý. Bizzat Þule Hanýmýn hatýralarýnda çok ibretlik bir olay okumuþtum.Þöyle anlatýyordu Þule Haným:

-Filmin namaz sahnesi çekilirken gerçekden dýþarýdan öðlen ezaný okundu. O esnada namaz sahnesi için tahiyyata oturan Türkan Þoray dýþardan okunan ezandan o kadar etkilenmiþtiki hüngür hüngür aðlamaya baþladý. Kimse ne olduðunu anlayamamýþtý.Hiçkimse de sesini kesemiyordu. Kim yanýna giderse hepsini tersliyordu. Flim çekimi aksamýþtý. Sonunda yönetmem "Þule Haným ikiniz de bayansýnýz. Türkan Hanýmýn sesini kesersen sen kesersin" dedi ve beni yanýna gönderdi.

Büyük bir þefkatle yanýna yaklaþtým niçin aðladýðýný sordum. "þu okunan ezan beni o kadar derunu duygulara sevketti ki, o kadar çok duygulandýrdý ki dayanamadým aðladým. Keþke böyle anlý þanlý Türkan Þoray olacaðýma senin gibi dinini yaþayan bakkal Mehmet efendinin isimsiz kýzý olaydým da dinimi yaþabileydim"dedi.

"Dininizi yaþamak yine elinizde. Tevbe eder bu hayata, Allah'ýn cc istediði gibi bir hayat yaþarsýnýz" dedim.

"Gel yanýma gel "dedi. Ýyice bana sokularak.

"Sen öyle mi zannediyorsun. ? Ben bu hayattan çekilsem bile bunlar beni hiç býrakýrlar mý? Bunlarýn para kaynaklarýnýn en büyük sermayesi benim. Benim gençliðim, güzelliðim üzerinden para kazanýyorlar. Ben býraksam dahi onlar benim yakamý býrakmaz.Nerde olsan getirir bu bataðýn içine batýrýrlar. Benim manevi hayatým ne olacak?"diye dakikalarca hýçkýrarak aðladý. Sonunda sakinleþince "-De gelin kaldýðýnýz yerden çekime devam edin" dedi.