Hüznün Duygusallığı
Gözlerim yanılttı.
Ne yana baksam, senden kalan izlerin silinmeyen tozlarıyla, çetin savaşlar verdiğimi
Sezdim,
Sezdikçe,
Yaşadıkça,
Vuruldum,
Kırıldım,
Yıkıldım…
Sözlerin mahvetti…
Kulağımda çınlayan o sözlerin var ya, duyduğum her şeyin, yalanların, diz boyu olduğu bu yap/boz hikayenin parçalarının en büyüğünü,
Yüreğime kazıdı…
Hayallerin ya da hayalsizliğin…
Kurduğun sahte düşlerin başkahramanıydın.
Oyun erken bitti, perde kapandı, kendi kendini, kendi oyununda öldürdün…
Sus pus oldum şimdilerde…
Anlamsızlığın anlamını çözmeye uğraştıkça, beter oldum, kendi girdabımda mahvoldum…
Güvenimi yok ettin, duygularımı körelttin, sevdama lanet ettirdin…
Mutlu musun?
Sorular sualler neye yarar? Her şey bir yana sen kişiliğini yok saydın.
Şimdi mi?
Yolun açık olsun,
Sevda yolunda dikenler seninle daim olsun.
Sus
Sus
Sakın
Konuşma!
Pişmanlık mı? Neye yarar?
Kırdığın kalp var ya hani yok ettiğin, hani duygularını körelttiğin o insan
Var ya
Şu an bilinmezliklerin diyarında…
Hayat var mı acaba diye beklemekte…
Yüreğimi öyle bir vurdun ki, yaşarken ölüme mahkum ettin beni,
Duygularım zincirlere vuruldu, sözcüklerimse lal oldu…
MELİKE ESENTAŞ
MART 2010
(
Hüznün Duygusallığı başlıklı yazı
melike-esent tarafından
31.03.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.