Eskimiş birkaç tüfek, geçen boşaltmış sandık
Pamuk şeker yollamış, birbirlerine denkmiş
Kucaklaşıp kaçtılar, aydın havası sandık
Uyurken baskın yedik, biz hepimiz, o tekmiş
Gel de hak verme şimdi, kaçtı diyen İpçiye
Yılların tecrübesi, teşhis koymuş şıp diye
Mücella az mı yazdı, baskınlara reddiye
Namı demir leblebi, Adem üzümlü kekmiş
Kalem kaş, sığmaz arza, ela göze, gök hasret
Düğümlenmiş boğaza, mayın döşeyen Nusret
Alpi hafife alma, ne helvadır ne gofret
Kırar dişini sözle, biliriz gözüpekmiş
Taşlama festivali, geçer mi hiç ilgisiz
Sevmese de izleyip, hakkı yazar, Silgisiz
Dobralık böyle işte, kim dersen, yenilgisiz
Mehmet Fikret elbette, aklı, dağda çilekmiş
Kayırmışsın çok belli, sanki Saklı bahçeyi
Belki de bilmez sandın, taşlı kumlu lehçeyi
Hicivde yeni amma, hatmetti tarihçeyi
Afet hocadan destek, simli çelik yelekmiş
Hepimiz zannettik ki, sen ansızın çatınca
Vurup kırıp parçalar, taş yığar, kıratınca
Yakası açılmadık, sözler Türkçe, Latince
Dizilirdi, yanıldık, meğer Sami melekmiş.
Yalan yok baş kaldırdı, Mustafaoğlu biraz
Çerkezoğluyla Nuri, çok sessiz, bir naz, bir naz
Çitlembiğe çibörek, Fatma bacıya piyaz
Ismarlasak taşlarlar, sanmam onlar ürkekmiş
Kaç kişi varız şurda, sağ yandan Mehmet Sayar
Ne fırtınalar gördü, şiirleri bin ayar
Sürgünadam serbestte, kızınca, hicvi uyar
Yıkalım saltanatı, geçin, çiçek böcekmiş
Karamsar belki Önder, çile çekmekte deha
Kitabı yeni çıkmış, maruzatlı Safdeha
Gülüm dostluktan mutlu, belli olmaz sabaha
Ama gelin yine de, görsünler kim direkmiş
Mihman hiç zarar vermez, ne mala ne de cana
Yoksa dayanamazdı, yazar dokunan cana
Çağatay nasıl dolmuş, buğz etmekte çokcana
Şiirde dipnot diye, sesi nasıl gürlekmiş
Siteyi mamur eden, bütün dostlar bizleriz
Ederken özü ayan, ayıpları gizleriz
Uzun ara verince, vallah sizi özleriz
Sessiz kalana laf yok, bize ne ki ödlekmiş :)
Adem hoca ant içmiş, germek için çarmıha
Vurdukça mı yükselmiş, hem nala, hem de mıha
Düşersin Adem hocam, dikkat etmezsen rıha
Sanma bunca dörtlükler, vızıldayan sinekmiş
Erolum, Ertuğrulum, yoldaşım Bamsı Beyrek
Bu yazdıklarım daha, dağarcığımdan çeyrek
Ne taşlarım cılızdır, ne de saçlarım seyrek
Yelelerimden düşen, sanmayasın kepekmiş
Sığdırmaya çalıştık, kimin var bende izi
Unuttuysak kimseyi, boğaz hakkı ilmekmiş
Sürçülisan ettiysek affedin bendenizi
Kasıt yok, erdem bence; kusurunu bilmekmiş
Mizah ile hicvetmek, ziyafette biftekmiş
Yedirmezler üstadım, biz hepimiz, o tekmiş :)
erol başçı