KİTAP
TANITIM BÜLTENİ
Kitap Adı : VE
İNSAN UYANINCA
Kitap Üst Başlığı : Aldanma
ve Aldatmaktan Arınıp;
Yayınevi : Gülnar Yayınları
Yazar : ALİ RIZA MALKOÇ
ISBN No : 978-625-8116-14-4
Barkod No
: 9786258116144
Ebat :
13.5 X 19.5 Cm
Kâğıt :
Enso Kitap Kağıdı 60 Gr
Sayfa : 382
Tür : Toplumsal kurgu:[hukuk, felsefe,
sosyoloji, edebiyat, siyaset]
Baskı : 1.Baskı, Ankara, Nisan, 2022
Etiket Fiyatı : 75 TL
Temin Adresi
: https://www.kitapyurdu.com/kitap/ve-insan-uyaninca/614880.html&filter_name=ve+insan+uyan%C4%B1nca
Diğer Satış Noktaları: www.aarm.web.tr/kitaplari
Genel Dağıtım: www.kitakitap.com www.emekkitap.com
Tanıtım
Bilgileri:
Tembelliğe,
taklitçiliğe gönlümüz razı olmaz. Keyif ve haz ile gününü gün ederek, ilgisiz
ve duyarsız kalarak yerinde saymak mı? asla!... Hızlı gidip de kesintiye
uğratmaktansa, doğal ve istikrarlı bir yöntemi tercih ederim. Bundan dolayıdır
ki, “İnsanca Yürüyüş Toplumsal Diriliş” olarak şekillenmiştir yolumuz.
Öyle bir yürüyüş ki, amacı ve hedefi belli fakat son durağı öngörülmemiştir.
Tarihsel ve bilimsel süreç içerisinde, doğal ve insani talepler doğrultusunda
sürekli değişip, gelişecek, büyüyecek bir toplumsal hareketin özneleri olmaya
niyetlendik kurgumuzda. Bu toplumsal bütünlük bizi, evrensel değerlere de
kavuşmayı sağlayacaktır. Ve insan uyanınca, azim ve inancı; onu kararlılıkla,
en ideal ufuklara taşıyacaktır.
Kurgusal anlatımımızda; arayış, mücadele,
kavrayış, çileler, zorluklar, üretim, yönetim, müzakere, coşku, huzur, aşk,
doyumsuzluk, kıskançlıklar, cehalet, itham, adalet, savunma, anlam arayışı,
yönetim modeli… ve benzeri konular/kavramlar işlenmiştir.
İnsan
hakları hukuku, ceza ve ceza muhakamesi hukuku, hukukun evrensel ilkeleri
hakkında, bilinç artırma gayreti olduğu gibi, demokratik/laik/ hukukun
üstünlüğünü ilke edinmiş, sosyal bir devlet nasıl olmalı ve nasıl yönetilmeli
arayışlarına da ağırlık verilmiştir.
Bireyin hukuk bilincini, toplumun yargı
kültürünü, yargının özgüvenini artıran ve modern dünyayla bütünleşmek için;
kabul edilebilir bir bilgi, bilinç, idrak, irade ve eylem planına ihtiyaç var.
Önce din ve
inançlar ile yola çıkıp; sonra bilim, mantık, etik, siyaset ve hukukla
içli-dışlı olduğumuzda, hepsini dine uyarlama, onun süzgecinden geçirme,
senkronize etme ihtiyacı duyabiliriz. Fakat önce
düşünce ve davranış, bilinç donanımlarımızı geliştirirsek; inançlarımız daha
kalıcı, kapsayıcı, güven verici, tutarlı, kucaklayıcı, sevgi ve umut dolu
olacaktır.
-Serzeniş-
Düşünceyi hakir
görüp
Mantığı şüpheye
kattık
Ahlâkla yoğurmak
varken;
Odundan adam
yarattık.
Şiirsel serzeniş ve
özdeyişimizle de bu paradigmamızı pekiştirelim. Hemen şimdi bazı kesimlerden,
"yaratmak Allah'a mahsustur" anlamında itirazlar geleceğini tahmin
edebiliyorum. Biz öyleyse baştan cevaplayalım:
Tüm evreni ve
canlıları bir yaradan var elbette. Fakat insanın olgunluğa, doygunluğa,
derinliğe, içtenliğe, bütünselliğe erişmesi; kendi tercih, irade ve
girişimleriyle olacaktır. Olgunlaşmak da odunlaşmak da bizim elimizde.
Okuduklarımdan,
gördüklerimden, yaşadıklarımdan şunu anladım: Dünyanın en çirkin, insanlık dışı
davranışı/öğretisi odur ki; hukuk, adalet, özgürlük, eşitlik, hakkaniyet
arayışı ve toplumsal normları, politik çıkar, inanç kalıpları, grup aidiyeti,
cehalet bağnazlığı, maddi çıkar beklentisine alet edip, farklı düşünen
insanların hakkının gasp edilmesidir.
Bu dar ve kısır
düşüncenin içerisinde boğulanları, önce ıslah etmek, yargılamak, en güzele
davet etmek bir insanlık görevi olduğu gibi; en azından caydırıcılık adına,
düşünsel ölçekte, koruyucu önlemler almak, tedirgin ve rahatsız etmek de
toplumsal bir sorumluluktur.
Geçmişe ancak;
kronolojik gözlem, deneyim, ibret, bilgi, kıyas ve ders almak için
bakmalıyız.Geçmişe özlemle sığınmak, geri geleceğini ummak, beklenti içinde
olmak; ancak nostaljik bir hatıra, anı olarak kalabilir. Umut ve özlemlerimiz
arasına katmak ise günümüzü ve geleceğimizi yaralayabilir.
Sağlığında sahibine fazladan bir faydası
olmayan, onu yük taşımaktan, hakir görülmekten alıkoymayan bir “at nalı” uğur
getirsin diye dış kapıya çivilense, kime ne faydası olabilir ki?
Buradan çıkaracağımız ders şudur;
varoluşu, gereği, amacı, niteliği ve donanımı dışında, hiçbir nesne, obje ve
canlıya abartılı değer biçmemek. Mantık, bilim, akıl ve sürekli gelişmekte olan
deneyimlerin kapsamında hüküm ve tanım geliştirmek daha makul ve kabul
edilebilir bir yaklaşım olur.
Çıkış noktamız
neresidir, hangi donanım, birikim ve güçle, kimlerle, nereye varmaya
çalışıyoruz? Neye davet ediyoruz? Fantastik, mitolojik, ütopik ve maceracı
polisiye kurgudan öte; yaşamın her alanına dokunan, iddiasını, önerisini,
tezini, gerekçesini ve savunmasını da bünyesinde barındıran; gerçekçi bir
yaklaşımın, yazıya dökülmüş aşk/sevgi/heyecan/özveri ve azimle harmanlanmış
haliyle karşılaşacaksınız.
Kitap çalışmamız;
yasa yapanların, uygulayanların, iddia/sav/savunma/teori üretenlerin, denetim
ve yönetim görevi olanların, dikkatini çekebilecek öğreti, öneri ve argümanlar
içermektedir. Duyum, gözlem ve sezgilerin; akıl ve mantık süzgecinden
geçirildikten sonra, ifade öğesi olarak kullanıldığını belirtmek isterim.
Kurgusal anlatımla,
duygu ve düşünce dünyanıza bir şeyler katabilmişsem, görevimi yapmanın huzur
katsayısı artacaktır.
Bu kitap ayrıca;
bilim, inanç, düşünce, siyaset, teknoloji, ahlak ve adalet kavramları
arasındaki dengeyi nasıl kuracağımızı, bizim onlara karşı ve onların
aralarındaki mesafe/ ilişkinin nasıl olması gerektiği konularında mantıklı ve
sarsıcı örneklerle donatılmıştır.